BeKoS tv Every Day A Film We are now less then a minute Türkiye'yiz

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

4 Temmuz 2013 Perşembe

Dünyanın gözü Mısır'da 04 Temmuz 2013 13:26 Ordunun yönetime el koyması, meşruiyete ve halk iradesine indirilmiş darbedir

Dünyanın gözü Mısır'da

04 Temmuz 2013 13:26

Mısır'da ordunun yönetime el koyması tüm dünyada geniş yankı bulurken, uluslararası kurum ve ülkelerden farklı açıklamalar geldi.

ABD Başkanı Barack Obama, yazılı açıklamasında doğrudan "darbe" kelimesini kullanmazken, Mısır'da ordunun Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi iktidardan uzaklaştırma ve Mısır anayasasını askıya alma kararından derin endişe duyduklarını belirtti.

Obama açıklamasında, "Mısır ordusunu, kapsayıcı ve şeffaf bir süreç üzerinden mümkün olan en kısa zamanda tam otoriteyi tekrar demokratik yollardan seçilmiş bir sivil hükümete geri verme yolunda hızlı ve sorumlu şekilde hareket etmeye, Mursi ve destekçilerine yönelik keyfi tutuklamalardan kaçınmaya çağırıyorum" ifadesini kullandı.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun da bir ülkede ordunun devlet işlerine müdahalesinin endişe verici olduğunu belirterek, Mısır'da sivil yönetimin bir an önce güçlendirilmesi gerektiğini bildirdi.

İngiltere, demokratik sistemlerde sorunların çözümlenmesi için askeri müdahale yolunun kullanılmasını desteklemediklerini açıkladı. İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague Mısır'da tarafları şiddetten kaçınmaya ve itidalli olmaya çağırdı.

Almanya Dışişleri Bakanı Westerwelle yaptığı yazılı açıklamada, Mısır'da yaşananların Mısır demokrasisi için ağır bir gerileme olduğunu belirterek, acil olarak Mısır'ın anayasal düzenine geri dönmesini istedi.

Avrupa Birliği'nde ise yaşananları "darbe" olarak nitelendirmekten ve kınamaktan kaçınılması bazı üye ülkeleri rahatsız etti. İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt, "AB'nin daha kapsamlı bir açıklama yapmasına ihtiyaç var. İstişareler devam ediyor" dedi.

AB dönem başkanlığını bu ay başında üstlenen Litvanya ise Mısır'da taraflara itidal ve şiddetten kaçınma çağrısında bulundu. Litvanya Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius, "Geç kalınmadan özgür ve adil seçimler yapılmalı" dedi.

Hollanda Dışişleri Bakanı Frans Timmermans da Mısır’daki durumun endişe verici olduğunu söyledi. Timmermans, Mısır halkının meşru isteklerinin siyasi diyalog yoluyla gerçekleşebileceğini kaydetti. 

Askerlere tüm Mısırlıların güvenliğini sağlamaları yönünde çağrıda bulunan Timmermans, bağımsız ve adil seçimlere, ifade özgürlüğüne, gösteri hakkına ve azınlık haklarına saygının önemine işaret etti. 

 Mısır'da ordunun yönetime el koyması bölgede geniş yankı buldu. Bölgede ilk demeci Suriye lideri Beşşar Esed verirken, Suudi Arabistan'ın ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin gönderdiği mesajlar dikkat çekti.

Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdülaziz, Mısır'da yönetime el koyan ordunun yeni devlet başkanı ilan ettiği Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur'a kutlama mesajı gönderdi.

Kral Abdullah, mesajında, "Tarihin bu kritik dönüm noktasında Mısır'da üstlendiğiniz liderlikten dolayı sizi tebrik ederim. Allah, omuzlarınıza yüklenen kardeş Mısır halkının umutlarını gerçekleştirme görevinde yardımcınız olsun. Mısır'ı karanlık tünelden kurtaran General Abdülfettah el Sisi'nin temsil ettiği tüm silahlı kuvvetleri de güçlü şekilde tebrik ederiz." şeklinde konuştu.

Kendi ülkesinde iç savaş yaşanan Suriye lideri Beşşar Esed, devlet gazetesi Thawra'ya verdiği demeçte,"Mısır'da olan şey, siyasal İslam denen şeyin çöküşüdür. Dünyanın her yerinde dini siyasal emellerine alet eden herkesin akıbeti de bu olacaktır" dedi.

Esed, "İnsanları her zaman kandıramazsınız. Hele ki binlerce yıllık bir medeniyete sahip olan Mısır halkını. Bir yılın ardından gerçekler Mısır halkının önüne geldi. Müslüman Kardeşler’in performansı halkın onların yalanlarını görmesini sağladı" ifadelerini kullandı.

Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah bin Ziyad Al-Nahyan ise "içinin rahat olduğunu" söyleyerek, "Yüce Mısır ordusu, Mısır'ın koruyucusu ve kalkanı olduğunu ispat etti" şeklinde konuştu. Al-Nahyan, "Mısır'ın soylu tarihi, medeniyete katkıları, Arap dünyasındaki etkisi ve islami alandaki rolü, halkına parlak bir gelecek inşa etmek için sağlam temeller kuracağının kefilidir" dedi.

Bölgenin önemli ülkelerinden İsrail ise Mısır'da yaşananlarla ilgili yorum yapmaktan kaçınmaya devam ediyor. 

Sudan Dışişleri Bakanlığı, "Mısır'da cereyan eden olaylar, siyasi liderlerini, milli kurumlarını ve halkını ilgilendiren iç meselelerdir. Ülkenin bütünlüğünün korunması esas alınarak, pusuda bekleyenlere fırsat verilmemelidir" şeklinde açıklama yaptı.

Fas Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada ise, "Fas, kardeş ülke Mısır Arap Cumhuriyetindeki son gelişmeleri endişe ve dikkatle takip etmektedir. Köklü bir tarihi geçmişe sahip Mısır'da özgürlük ve demokrasi ilkeleri ışığında halkın meşru isteklerinin karşılanması, güven ve istikrar ortamının sağlanması için ulusal birliğin korunmasına ihtiyaç duyulmaktadır" denildi.

Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cevde,  Mısır'da istikrar ve refah ortamının hakim olmasını içtenlikle ümit ettiklerini belirterek, "Şu zor zamanlarında sorumluluk dizginlerini cesurca ellerinde tutan kardeş ülke Mısır, aziz Mısır halkı ve liderlerine desteğinin tam ve değişmez olduğunu" ifade etti.

Ürdün haber ajansı Petra'ya konuşan Cevde, "Ürdün'ün, büyük ve kardeş Mısır halkının iradesine olan saygısı ve samimi dostluğunun sürekliliği konusundaki konumu açık ve değişmezdir" dedi.

Tunus Nahda Hareketi Partisi Şura Meclisi 

Üyesi Riyad eş-Şabi, Mısır'da ordunun yönetime el koymasını, meşruiyete ve halk iradesine indirilmiş darbe olarak 

nitelendirdi. Şabi,

 "Mısır'da dün yaşananlar, 

cumhurbaşkanlığı kurumuna ve halk 

tarafından şeffaf şekilde seçilen Muhammed 

Mursi'ye yapılan askeri darbeden başka bir şey 

değildir. 

 Ordunun yönetime el koyması, meşruiyete ve 

halk iradesine indirilmiş darbedir"

 dedi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada, Mısır'daki durumun Rusya tarafından dikkatle izlendiği belirtilerek, 

"Ortadoğu'da derin değişimlerin başladığı 

zamandan itibaren Rusya'nın, Mısır 

halkının daha iyi ve özgür yaşam, demokratik 

yenilenme çabalarına destek olduğu" 

kaydedildi.

Açıklamada ayrıca, 

"Oluşan durumda Mısır 

siyasi güçlerinin sabır gösterip, ekonomik ve 

siyasi sorunların çözümünde ulusal çıkarları ve

 toplumun bütün kesimlerinin çıkarlarını 

gözönünde bulundurarak şiddetten uzak 

hareket etmelerinin önemli olduğu" 

vurgulandı.