BeKoS tv Every Day A Film We are now less then a minute Türkiye'yiz

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

11 Haziran 2013 Salı

Taksim'de polis müdahalesi 11 Haziran 2013 20:03 AA Çevik kuvvet ekipleri, Taksim Meydanı ve çevresindeki göstericilere müdahale etti

Taksim'de polis müdahalesi

11 Haziran 2013 20:03 AA
Çevik kuvvet ekipleri, Taksim Meydanı ve çevresindeki göstericilere müdahale etti.

Çevik kuvvet ekiplerinin, Taksim Meydanı ve çevresindeki göstericilere müdahalesi devam ediyor. 
Polisin müdahalesi sonrası dağılan göstericiler, İstiklal Caddesi, Sıraselviler, Tarlabaşı ve Harbiye yönünden sloganlar atarak, tekrar Cumhuriyet Anıtı önüne gelmeye başladı.
Göstericiler bu sırada polise taş ve sapanlarla bilye attı. Tazyikli su sıkarak grubu Taksim'den uzaklaştırmaya çalışan polis, taş ve bilye atmaya devam eden göstericileri Cumhuriyet Anıtı civarında biber gazıyla müdahale ederek dağıttı. 
Göstericiler İstiklal Caddesi ve diğer sokaklara kaçıştı.
Tarlabaşı, Talimhane ve Elmadağ civarında da müdahale devam ediyor. 
Taksim Meydanı'ndaki sokak lambaları söndürülürken, meydanın değişik yerlerinden alevler yükseliyor. 
İtfaiye ekibi göstericilerin meydandan uzaklaştırılması üzerine yanan GSM operatörünün mobil aracını söndürmek için alana geldi. 
Göstericilerin bir TOMA'ya lazer tutarak engel olmaya çalıştığı görüldü.
Gezi Parkı'na biber gazıyla müdahale 
Taksim Meydanı yönündeki merdivenlerden çıkarak Gezi Parkı'na giren çevik kuvvet, parkta 10-15 metre kadar ilerledi. Buradaki pankartları, afişleri ve çadırları dağıtan çevik kuvvet ekipleri, daha sonra parkın iç kısımlarına doğru yoğun şekilde biber gazı attı. 
Göstericiler de sloganlarla taş ve demir bilye atarak, çevik kuvvete karşılık verdi. Çevik kuvvet ekipleri müdahalenin ardından tekrar AKM önüne çekildi.

Erdoğan sanatçıları kabul edecek 11 Haziran 2013 23:08 Ankara Başbakan Erdoğan yarın Taksim Gezi Parkı ile ilgili 20 kişilik heyetin yanı sıra Hasan Kaçan, Necati Şaşmaz ve Gökhan Özoğuz'u kabul edecek

Erdoğan sanatçıları kabul edecek

11 Haziran 2013 23:08 Ankara
 
Başbakan Erdoğan yarın Taksim Gezi Parkı ile ilgili 20 kişilik heyetin yanı sıra Hasan Kaçan, Necati Şaşmaz ve Gökhan Özoğuz'u kabul edecek.
 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yarın Taksim Gezi Parkı ile ilgili 20 kişilik heyetin yanı sıra Hasan Kaçan, Necati Şaşmaz ve Gökhan Özoğuz'u kabul edecek.

Başbakan Erdoğan yarın ilk olarak AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nu (MYK) toplayacak.

Ardından TESK heyetini kabul edecek Erdoğan, Taksim Gezi Parkı ile ilgili heyet ile bir araya gelecek. 

Başbakan Erdoğan, akşam saatlerinde ise Hasan Kaçan, Necati Şaşmaz ve Gökhan Özoğuz'u kabul edecek. 
Erdoğan'ın, bu sanatçılarla yapacağı görüşmenin de Taksim Gezi Parkı'daki olaylarla ilgili olduğu öğrenildi.

Perşembe günü Hülya Avşar ile görüşecek

Perşembe günü de kapatılan belde belediyelerinin AK Partili belediye başkanları ile bir araya gelecek Erdoğan, daha sonra Hülya Avşar ile görüşecek.

Erdoğan, cuma günü de AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Olağan Toplantısı'na başkanlık edecek.

11 Haziran 2013 21:06 Berlin Almanya'daki NSU davasında tutuksuz yargılanan sanık Carsten S., ifade verirken ağladı

İfade verirken ağladı

11 Haziran 2013 21:06 Berlin

 

Almanya'daki NSU davasında tutuksuz yargılanan sanık Carsten S., ifade verirken ağladı.

 

Almanya’da 2000-2007 arasında 8’i Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) hücresinin Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde devam eden davasında tutuksuz yargılanan sanık Carsten S., ifade verirken ağladı.

 

Davanın sekizinci gününde ifadesi alınmasına devam edilen Carsten S., hakim karşısına çıktığında, başka seçeneği olmadığını ve her şeyi anlatacağını ifade etti. NSUüyeleri Uwe Böhnhardt ve Uwe Mundlos ile bir kafedeki buluşmasını anlatırken ağlamaya başlayan Carsten S., "Bana bir buluşmada Nürnberg’deki bir dükkana el feneri yerleştirdiklerini söylediler. Bununla ne söylediklerini anlamadım’’ dedi. 

Bu sırada davanın baş sanığı Beate Zschaepe’nin de buluşmaya katıldığını anlatan Carsten S., Zschaepe’nın konuyu duymaması için Mundlos ve Bönhardt’ın konuşmayı bitirmek istediklerini ifade etti.

Carsten S., el fenerinin içine patlayıcı madde yerleştirebileceklerinin daha sonra aklına geldiğini kaydetti. Sanığın bu açıklaması, Zschaepe’nin cinayetlerin işlendiğini bildiği yönündeki suçlamadan aklanabileceği yorumuna neden oldu. 

NSU üyelerine silah teslim ettiğini geçen hafta yaptığı açıklamada kabul eden  Carsten S.,  tutuklu olarak yargılanan Ralf Wolleben’i suçladı. Wohlleben ile telefonla görüştüğünü ve kendisine ‘’Wohlleben gülerek 'Birisini vurdular'" dediğini aktaran Carsten S., "Umarım o silahla değil diye düşündüm" şeklinde konuştu.

Carsten S.’nin Wohlleben’in acımasız olduğunu ve bir kavgada karşısındakinin yüzünün üstüne ayaklarıyla atladığını belirtti. Mundlos ve Böhnhardt’ın bir makinalı tüfek sahibi olduğunu kendisine anlattıklarını hatırladığını ifade eden Carsten S.,  bir kere de terör üçlüsünün kendisine para verdiğini ve bu paranın banka soygunlarından geldiğini anladığını kaydetti.

Çocukluğundan itibaren Nasyonalsosyalizme yakınlık duyduğunu ve bunun kendisini büyülediğini anlatan Carsten S., kendisinin de bıçak ve gaz tabancası gibi bazı silahlara sahip olduğunu belirterek, bunları NSU ortaya çıktıktan sonra 2011'de Ren Nehri’ne attığını belirtti.

Carsten S., duruşmanın son bölümünde bugün çok iyi konsantre olduğunu belirterek, anlattıklarının kendisi için büyük bir adım olduğunu ve yorulduğunu ifade etti.

Duruşmaya kısa süre ara veren Mahkeme Başkanı Manfred Götzl, aranın ardından davanın yarın devam etmesine karar verdi.

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ve Suriye'nin komşularının ortak hareket etmesi sonucu geleceğini umut ettiğini belirtti Rusya ile ABD arasında ideolojik fikir ayrılıkları yok İHA kullanımları kontrol altına alınmalı 11 Haziran 2013 22:06 Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin

Rusya'dan Suriye krizinde ortak hareket çağrısı

11 Haziran 2013 22:06
 
Rusya Devlet Başkanı Putin,"Suriye krizinde çözümün, ortak hareket ederek geleceğini umut ediyorum" 
dedi.
 

Rusya’nın İngilizce yayın yapan Russia Today televizyon kanalının yeni stüdyosunu ziyaret ederek
gazetecilerle bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye krizinde çözümün, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ve Suriye'nin komşularının ortak hareket etmesi sonucu geleceğini umut ettiğini belirtti.

Suriye'ye yapılacak olası bir dış müdahalenin kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurgulayan Putin, böyle bir durumda ülkede yaşanabilecek olayları Libya örneğini vererek anlattı.
Putin, "Libya, bölgede yaşam standardı en yüksek ülkeydi. Şimdi orada ne olduğunu görüyorsunuz. Ülkenin doğal kaynakları için savaşıyorlar, kabileler arası çatışmalar bitmek bilmiyor. Suriye’ye de aynı tutum sergilenirse benzer olayların  yaşanacağından ciddi endişeler duyuyoruz" ifadesini kullandı.

"Rusya ile ABD arasında ideolojik fikir ayrılıkları yok"

Vladimir Putin,  Rusya ile ABD arasında ideolojik fikir ayrılıklarının olmadığını söyledi. Rus lider, ABD ile sadece kültürel ve temel bakış açılarının farklılığına işaret ederek, Amerikan kimliğinin temelinde  bireyselliğin, Rus kimliğinin temelinde ise kollektifliğin olduğunu belirtti.
Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından ABD'nin belli bir süre dünyanın tek lideri olduğunu belirten Putin, bu ülkenin kendini imparatorluk gibi hissettiğini dile getirdi.
Putin, ABD'nin glabal sorunları tek başına çözmek isteyeceğini ancak bunun günümüz dünyasında mümkün olmadığını ifade ederek ''Bugün ABD yönetiminin global problemleri tek başına çözmenin mümkün olmadığını anladığını düşünüyorum'' değerlendirmesinde bulundu.
"İHA kullanımları kontrol altına alınmalı"
Rusya Devlet Başkanı Putin, insansız hava araçlarının (İHA) belli bir kontrol altında tutulması gerektiğini söyledi.
Günümüz savaş silahları teknolojisinin oldukça geliştiğini ve gelişmeye devam edeceğini aktaran Putin, "Her şeyi yasaklamanın mümkün olmadığını düşünüyorum. Ancak bazı kurallar koyulması mümkün ve gereklidir" dedi.
Putin, alınacak önlemlerle İHA'ların yol açacağı yanlış ölümlerin minimuma indirilebileceğini kaydetti.

Bu ortamı yaşatanlara farklı bir tutum göstereceğiz 11 Haziran 2013 22:24 İstanbul Valisi Mutlu,"Bu ortamı İstanbullular'a ve ülkemize yaşatmış olanlara karşı, çok daha farklı bir yöntem içerisinde tutumumuzu göstereceğiz"

Bu ortamı yaşatanlara farklı bir tutum göstereceğiz

11 Haziran 2013 22:24 

İstanbul Valisi Mutlu,"Bu ortamı İstanbullular'a ve ülkemize yaşatmış olanlara karşı, çok daha farklı bir yöntem içerisinde tutumumuzu göstereceğiz" dedi.


İstanbul
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, düzenlediği basın toplantısında, vatandaşlardan Taksim Meydanı'nı terk etmelerini istedi.
Vali Mutlu, "Bu noktadan sonra Taksim Meydanı'nda, Aziz Cumhuriyet'in büyük kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün heykelinin ve manevi şahsiyetinin bulunduğu, milletimizin meydanında, devletimizin ve milletimizin sarsılmaz gücü, emniyet güçlerimiz tarafından kararlılıkla marjinal gruplar üzerinde gösterilecektir. Bu tablo arzu ettiğimiz bir tablo olmamakla birlikte, ülkemizi ciddi bir çatışma ortamına çekmek isteyen ve 15 gündür bu ortamı İstanbullular'a ve ülkemize yaşatmış olanlara karşı, bugün çok daha farklı bir yöntem içerisinde tutumumuzu göstereceğiz" diye konuştu.
"15 gündür Taksim Meydanı'nı açmış olan devlet irademizin, bugün itibariyle meydanın güvenliğinin tam olarak sağlanacağı sürece kadar sevgili halkımızın bulunmaması konusunda ricamı bir kez daha iletiyorum" diyen Vali Mutlu, şöyle konuştu:
"Bu konuda gerek gece gerekse gündüz alınacak tedbirlerde emniyet güçlerimize herkesin yardımcı olmasını istirham ediyorum. Taksim Meydanı'nda, bugün bu saat itibarıyle, bundan sonra uygulayacağımız tedbirleri halkımızın gözü önünde, televizyonların sosyal medyanın gözü önünde, titizlikle, dikkatle, hukuka uygun bir dirayet içinde sürdürmeye özen gösterecğiz. Soğukkanlılığımızı, millet sevgimizi, devlet aşkımızı ve yurttaşımıza, milletimize duyduğumuz derin hürmeti, Taksim'de bir namus ve vatan borcu olarak milletimize ödemek üzere sarsılmaz azim içerisinde, kararlı duruşumuzu sürdüreceğiz."


Gözaltına alınan avukatlar serbest bırakıldı

11 Haziran 2013 20:38
İstanbul Adalet Sarayı'nda gözaltına alınan avukatlar serbest bırakıldı.
İstanbul Adalet Sarayı'nda gözaltına alınan 50 avukat, serbest bırakıldı. 
Gezi Parkı odaklı gelişmeleri, İstanbul Adalet Sarayı'nın içinde protesto eden  ve polisin müdahalesinin ardından gözaltına alınan avukatların emniyetteki işlemleri tamamlandı. 
Güvenlik Şubesi ekiplerince Çevik Kuvvet Şubesi Müdürlüğü'ne ait otobüslerle Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülen avukatlar, doktor kontrolünden geçirildi.
Avukatlar, cumhuriyet savcısının talimatıyla hastanedeki kontrolün ardından serbest bırakıldı. 

Londra'da G8 protestoları 11 Haziran 2013 21:46 Londra İngiltere'nin başkenti Londra'da kapitalizm karşıtı gruplar, gelecek hafta Kuzey İrlanda'da yapılacak G8 Zirvesi'ni protesto ediyor

Londra'da G8 protestoları

11 Haziran 2013 21:46 Londra
 
İngiltere'nin başkenti Londra'da kapitalizm karşıtı gruplar, gelecek hafta Kuzey İrlanda'da yapılacak G8 Zirvesi'ni protesto ediyor.

İngiltere'nin başkenti Londra'da kapitalizm karşıtı gruplar, gelecek hafta Kuzey İrlanda'da yapılacak G8 Zirvesi'ni protesto ediyor.
Londra'nın turistik merkezlerinden Soho ve Piccadilly'de gösteriler düzenleniyor. Protestocular, Soho semtinde kullanılmayan bir binayı işgal ederken, Londra polisi yoğun güvenlik önlemleri aldı. Binanın etrafındaki sokaklarda çok sayıda polis aracı bekliyor ve binanın bulunduğu sokağa girişlere izin verilmiyor. 
Yaklaşık 100 polisin, binanın çatısı ve çıkış noktalarındaki bekleyişi sürerken, bir protestocu çatıdan atlamak istedi. Polisler bu protestocuyu üzerine atlayarak engelledi. Londra polisi binadan çıkanları gözaltına alıyor. 
Piccadilly meydanı yakınında da protestolar sürüyor. Birçok işletme ve banka olası saldırılara karşı önlem aldı.
İngiltere, G8 dönem başkanlığını yürütüyor. G8 Zirvesi 17-18 Haziran'da Kuzey İrlanda'nın Enniskillen şehri yakınındaki Lough Erne Golf Resort'ta yapılacak. G8grubunda, dünyanın en büyük ekonomisine sahip 8 ülke olan Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Rusya, Birleşik Krallık ve ABD bulunuyor. Zirveye gelecek hafta ev sahipliği yapacak Birleşik Krallık'ta hafta boyunca çeşitli protesto gösterilerinin yapılması bekleniyor.

Rusya'dan Suriye krizinde ortak hareket çağrısı 11 Haziran 2013 22:06 ANKARA Rusya Devlet Başkanı Putin,"Suriye krizinde çözümün, ortak hareket ederek geleceğini umut ediyorum"

Rusya'dan Suriye krizinde ortak hareket çağrısı

11 Haziran 2013 22:06 ANKARA 

 

Rusya Devlet Başkanı Putin,"Suriye krizinde çözümün, ortak hareket ederek geleceğini umut ediyorum"

 dedi.

 

Rusya’nın İngilizce yayın yapan Russia Today televizyon kanalının yeni stüdyosunu ziyaret ederek 

gazetecilerle bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye krizinde çözümün, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ve Suriye'nin komşularının ortak hareket etmesi sonucu geleceğini umut ettiğini belirtti. 

Suriye'ye yapılacak olası bir dış müdahalenin kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurgulayan Putin, böyle bir durumda ülkede yaşanabilecek olayları Libya örneğini vererek anlattı. 

Putin, "Libya, bölgede yaşam standardı en yüksek ülkeydi. Şimdi orada ne olduğunu görüyorsunuz. Ülkenin doğal kaynakları için savaşıyorlar, kabileler arası çatışmalar bitmek bilmiyor. Suriye’ye de aynı tutum sergilenirse benzer olayların  yaşanacağından ciddi endişeler duyuyoruz" ifadesini kullandı.

"Rusya ile ABD arasında ideolojik fikir ayrılıkları yok"

Vladimir Putin,  Rusya ile ABD arasında ideolojik fikir ayrılıklarının olmadığını söyledi. Rus lider, ABD ile sadece kültürel ve temel bakış açılarının farklılığına işaret ederek, Amerikan kimliğinin temelinde  bireyselliğin, Rus kimliğinin temelinde ise kollektifliğin olduğunu belirtti.

Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından ABD'nin belli bir süre dünyanın tek lideri olduğunu belirten Putin, bu ülkenin kendini imparatorluk gibi hissettiğini dile getirdi.

Putin, ABD'nin glabal sorunları tek başına çözmek isteyeceğini ancak bunun günümüz dünyasında mümkün olmadığını ifade ederek ''Bugün ABD yönetiminin global problemleri tek başına çözmenin mümkün olmadığını anladığını düşünüyorum'' değerlendirmesinde bulundu.

"İHA kullanımları kontrol altına alınmalı"

Rusya Devlet Başkanı Putin, insansız hava araçlarının (İHA) belli bir kontrol altında tutulması gerektiğini söyledi. 

Günümüz savaş silahları teknolojisinin oldukça geliştiğini ve gelişmeye devam edeceğini aktaran Putin, "Her şeyi yasaklamanın mümkün olmadığını düşünüyorum. Ancak bazı kurallar koyulması mümkün ve gereklidir" dedi.

Putin, alınacak önlemlerle İHA'ların yol açacağı yanlış ölümlerin minimuma indirilebileceğini kaydetti.

Babacan'dan bankacılara uyarı 11 Haziran 2013 20:15 TBMM Başbakan Yardımcısı Babacan, "Bankacılara tavsiyemiz; günlük siyasi, ideolojik tartışmaların dışında durmaları ve kendi işlerine odaklanmaları"

Babacan'dan bankacılara uyarı

11 Haziran 2013 20:15 TBMM 

 

Başbakan Yardımcısı Babacan, 

"Bankacılara tavsiyemiz; günlük siyasi, 

ideolojik tartışmaların dışında durmaları ve 

kendi işlerine odaklanmaları" 

dedi.

 



Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, TBMM 

Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Ödeme ve 

 

Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme 

Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları 

Hakkında Kanun Tasarısı üzerinde 

milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Ali Babacan, bazı maddelerin yasaya konulmamasının, yönetmeliklerle 

düzenlenmesinin istendiğini anımsatarak, 

bunun uygun olmayacağını, yasada yer 

almayınca idari mahkemelere, Danıştay'a 

gidilebildiğini söyledi.

Çekte hapis cezasının 2012 yılının Şubat ayında 

kaldırıldığını anımsatan Babacan, 2012'de bir 

önceki yıla göre kullanılan çek tutarında yüzde 

18,9 artış olduğunu kaydetti. 

Babacan, bu yılın 

ilk 5 ayında da geçen yılın ilk 5 ayına göre 

yüzde 8,11'lik bir artış olduğunu ifade etti. 

Babacan, geçen yıl karşılıksız çıkan çeklerin 

oranının yüzde 4,63; bu oranın yılın ilk 5 

ayında da yüzde 3,82 olduğunu vurgulyarak, 

2007-2008 krizinden önce bu rakamların yüzde 

5'in altını görmediğini, hapis cezası kalkmasına 

rağmen çek kullanma oranının arttığını bildirdi.

"Çok yakından izliyoruz"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, İstanbul 

ve Türkiye'nin diğer illeri ile ilgili projeleri 

takip etmesinin son derece normal olduğuna 

işaret eden Babacan, şöyle konuştu:

"Taksim Gezi Parkı 

olaylarındaki kalabalıkları heterojen 

grupların oluşturduğunu görmemiz 

gerekiyor, tek bir grup değil.

 Burada illegal örgütlerin istismarının da sözkonusu olduğunu bilmemiz lazım.

 Kalabalıkların arasına karışarak, illegal yapılanmaların uyguladığı şiddet de sözkonusu. 

Bunu gözardı edemeyiz ve bunun da gereğini yapmamız gerekiyor, diğer vatandaşların can güvenliği ve emniyeti açısından.

 Şu da varki bunun piyasa ve ekonomi boyutu. 

Türkiye'deki bu sosyal ve siyasi gelişmelerin mutlaka yatırımcılara doğru 

bir şekilde anlatılması gerekiyor, yatırımcıların 

da Türkiye'de olanları doğru okumak için de 

bir çaba içerisinde olmaları gerekiyor.

 Özellikle bu tür olaylarda yanlış bilgilendirme 

ya da kasıtlı olarak yanlış bilgilendirme 

sözkonusu olabiliyor. Bütün bunları da biz çok çok yakından izliyoruz, takip ediyoruz. 

Bunun gereğini de zamanı geldiğinde yapacağız.

Bankacılık sektörü güven ve itibar üzerine 

yürüyen bir sektördür. 

 Bankalarımızın güven 

ve itibarına, özellikle bankacılarımızın sahip 

çıkması gerekiyor. 

Her bankacının kendi bankasının güvenini ve 

itibarını korumak için çaba içerisinde olması gerekiyor.

 Bankacılarımızın günlük siyasi ya da ideolojik tartışmalara karışmamaları gerekiyor. 

Dünyada da zeten bunun örneğini pek kolay kolay göremezsiniz. 

Bankalar, günlük akımlara kapıldıklarında kendi işleri ile sıkıntılara karşı karşıya kalabilirler. 

Bizim bankacılara 

tavsiyemiz; günlük siyasi ideolojik 

tartışmaların dışında durmaları ve kendi 

işlerine odaklanmaları."

Faiz lobisi

Başbakan Yardımcısı Babacan, 

" faiz lobisi 

kim? diye sorulduğunu" anımsatarak, 

"Faizlerin yüksek olmasından istifade 

edenleri"faiz lobisi olarak tanımladı. Babacan, 

"Kimlerdir? Herhalde kendilerini iyi 

biliyorlardır diye düşünüyorum"

 dedi.

 

 

Havacılıktaki büyümemiz iki haneli

11 Haziran 2013 11:39 İstanbul
Bakan Yıldırım, "Havacılıkta küresel büyüme yıl bazında yüzde 5 civarında olurken, Türkiye'de hep iki haneli oranlarda oldu" dedi.

Uluslararası Havalimanları Konseyi'nin (ACI), TAV'ın ev sahipliğinde "Dinamik Havalimanları Sektörü Dönüşümü" başlığıyla düzenlenen "ACI Worl-Europe Konferans ve Fuarı'na video mesaj gönderen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye'de havacılık sektörünün son yıllarda kat ettiği mesafeye dikkati çekti.
Yıldırım, havacılıkta küresel büyüme yıl bazında yüzde 5 civarında olurken, Türkiye'de bu büyümenin hep iki haneli oranlarda olduğuna vurgu yaparak, iç hatlarda daha da yüksek olduğuna işaret etti.
Küresel anlamda dış hatlarda da büyümenin ortalama yüzde 15-20 civarında gerçekleştiğine dikkati çeken Bakan Yıldırım, bunun daha çok havaalanı inşa edilmesi, mevcut havalimanlarının da genişletilmesi anlamına geldiğini söyledi. Kamu ve özel sektör iş birliğiyle geliştirilen birçok projede başarı sağlandığını kaydeden Yıldırım konuşmasına şöyle devam etti:
"Yap-işlet-devret kamu özel sektör ortaklığıyla Türkiye'nin yıllık toplam 130 milyon civarındaki iç-dış yolcu sirkulasyonunu sağlayan önemli hava limanlarını genel bütçe imkanları dışında kamu özel sektör ortaklığıyla gerçekleştirmiş oluyoruz. Bu model çok iyi bir model olması nedeniyle sadece Türkiye'de uygulanmakla kalmamış aynı tecrübe değişik ülkelerde yaklaşık 13 ülkede daha havaalanları terminaller inşa edilmek suretiyle bölgesel bir işbirliğine de dönüşmüştür. 
Türk havacılık sektörünün ACI üyesi havalimanlarıyla paylaşabileceği geniş bir tecrübesi vardır. Üçüncü Havalimanı projesini buna örnek gösterebiliriz. Kamu özel sektör ortaklığı projesiyle dünyanın birkaç büyük havalimanının ölçeğinde, yıllık 120 milyon kapasiteye kadar ulaşabilecek bir havalimanını Yap- işlet-devret modeliyle gerçekleştirdik. Bu havalimanı kuzeyden güneye tamamen bir aktarma merkezi olacak ve böylece küresel trafiğin önemli durak noktalarından birisi bu bölgeye kazandırılmış olacaktır."
Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Orhan Birdal da konuşmasında, kurum olarak dünya havacılığı ile entegrasyona büyük önem verdiklerini belirterek, " Dünya havacılığının sürekli değişen, gelişen,  büyüyen bir aktörü olduğumuzun farkındayız ve bunun gereklerini yerine getiriyoruz" dedi.

Yunanistan'da devlet televizyonu kapatıldı 11 Haziran 2013 Atina Ekonomik darboğazdaki Yunanistan'da, devlet televizyonu ERT TV yerine özel bir kurumun hizmet vereceği açıklandı

Yunanistan'da devlet televizyonu kapatıldı

11 Haziran 2013 Atina
Ekonomik darboğazdaki Yunanistan'da, devlet televizyonu ERT TV yerine özel bir kurumun hizmet vereceği açıklandı.

Ekonomik krizle mücadele eden Yunanistan'da, bünyesinde birçok televizyon ve radyo kanalı bulunan ERT TV'nin kapatıldığı açıklandı.
Yunanistan Hükümet Sözcüsü Simos Kedikoğlu, ERT TV kanalı aracılığıyla yaptığı açıklamada, bugünden itibaren kurum bünyesindeki tüm kanal ve radyoların kapanacağını, yakın zamanda devlete ait olmayan yeni bir kurumun oluşturulacağını kaydetti. Tüm çalışanların tazminatlarını alacağını belirten Sözcü, yeni kurulacak kurumda daha az kişinin görev yapacağını ifade etti. 
Kedikoğlu, daha önce Başbakan Antonis Samaras ile bir araya gelmiş ve konuyla ilgili bir kanun düzenlenmesi resmi gazetede yayımlanmıştı.

Çevik kuvvet AKM'nin önüne çekildi 11 Haziran 2013 20:03 Taksim Cumhuriyet Anıtı çevresinde gün boyu güvenlik önlemi alan çevik kuvvet, Atatürk Kültür Merkezi'nin önüne çekildi

Vali Mutlu'dan "Gezi Parkı" açıklaması

11 Haziran 2013 18:58 İstanbul
İstanbul Valisi Mutlu, "Gençler, provokatörler durmuyor, bu gece polisin Gezi Parkı'nı ablukaya alacağını yayıyorlar. Kesinlikle yalandır" dedi.
 

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Gezi Parkı odaklı gelişmelerle ilgili, "Gençler, provokatörler durmuyor, bu gece polisin Gezi Parkı'nı ablukaya alacağını yayıyorlar. Kesinlikle yalandır. Atatürk Kültür Merkezi'ndeki (AKM) bekleyişimiz, sadece gece flama ve pankartların yeniden asılmaması içindir" ifadelerini kullandı. 
Mutlu, twitter hesabında Gezi Parkı odaklı gelişmelerle ilgili bilgileri paylaştı. Mutlu, mesajında, şunları kaydetti:
"Gençler, provokatörler durmuyor, bu gece polisin Gezi Parkı'nı ablukaya alacağını yayıyorlar. Kesinlikle yalandır. AKM'de bulunacağız.  AKM'deki bekleyişimiz, sadece gece flama ve pankartların yeniden asılmaması içindir. Özellikle bilgilenmenizi istiyorum."


Çevik kuvvet AKM'nin önüne çekildi

11 Haziran 2013 20:03 
Taksim Cumhuriyet Anıtı çevresinde gün boyu güvenlik önlemi alan çevik kuvvet, Atatürk Kültür Merkezi'nin önüne çekildi.
Çevik kuvvet ekipleri, Taksim Cumhuriyet Anıtı'ndan Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) önüne çekildi. 
Taksim Cumhuriyet Anıtı çevresinde gün boyu güvenlik önlemi alan çevik kuvvet, buradan ayrılarak, AKM önüne geçti. Polisin çekilmesiyle bazı göstericiler, Cumhuriyet Anıtı'na tekrar bayrak ve flama astı, göstericiler anıtın etrafında toplanmaya başladı. 

Çevik kuvvet ekipleri ve TOMA'ların AKM önünde bekleyişi sürüyor.

Bu arada Taksim Meydanı'nda bulunan ve önceki günlerdeki gösteriler sırasında tahrip edilen Büyükşehir Belediyesine ait bir minibüs ateşe verildi.Minibüsün söndürülmesinde TOMA'nın müdahalesinin yetersiz kalması üzerine alana itfaiye çağrıldı. İtfaiye aracı da göstericilerin engellemesi üzerine alana giremedi. Minibüsü bir grup gösterici, yangın tüpleriyle söndürmeye çalıştı.
Elmadağ'da yanan iş makinası ile meydanda ateşe verilen minibüsten yoğun duman yükseldi
Elmadağ ve Dolapdere arasındaki barikatların iş makinesiyle kaldırılmak istenmesi üzerine göstericilerle polis arasında çatışmalar yaşandı. Polise taş ve demir bilyeyle saldıran göstericilerin, emniyet güçlerinin attığı biber gazlarını, içi suyla dolu çöp konteynerine atarak, etkisiz hale getirdiği görüldü.
Biber gazı kapsülünün başına gelmesiyle yaralanan bir kişi, eylemciler tarafından Divan Oteli yakınında göstericiler tarafından kurulan revirde tedavi altına alındı.
Atılan biber gazları Talimhane bölgesindeki otellerde kalan turistleri de etkiliyor. 

Yemen'e mali desteğimiz devam edecek 11 Haziran 2013 18:52 Ankara Başbakan Yardımcısı Arınç, Türkiye'nin Yemen'e ekonomik ve mali desteğinin devam edeceğini belirtti

Yemen'e mali desteğimiz devam edecek

11 Haziran 2013 18:52 Ankara
Başbakan Yardımcısı Arınç, Türkiye'nin Yemen'e ekonomik ve mali desteğinin devam edeceğini belirtti.
 

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakanlık Merkez Bina'da, Yemen-Türkiye 
Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Fuad Muhammed Abdulkerim ve beraberindeki heyeti kabul etti. 

Arınç, kabulde yaptığı konuşmada, Yemen-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu'nun ziyaretleri kapsamında TBMM'ye, ardından da Başbakanlığa geldiklerini belirterek, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Yemen ile Türkiye arasında geçmişten gelen dostluk ve kardeşlik ilişkisi bulunduğunu ifade eden Arınç, "İki ülke halkı yüzyıllardan bu yana birbirlerini kardeş olarak görmektedir. Bugün de hükümetler arası, parlementolar arası ilişkilerimiz çok güçlüdür. Bunun bir örneği olarak da ülkemizi ziyaret ettiler. Türkiye Grubu'nun başkanı Rize Milletvekilimiz Hasan Karal Bey ile Kocaeli Milletvekilimiz Zeki Aygün Bey de aramızda bulunuyorlar" diye konuştu.
Arınç, aynı zamanda kendisinin Yemen-Türkiye Karma Ekonomik Kurul Başkanı olduğunu ve bu sıfatla da Yemen ile görüşme yaptıklarını anımsatarak, şunları kaydetti:
"İki yıl önce Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaretleri sırasında ben de kendilerine refakat etmiştim. Daha sonra geçtiğimiz kasım ayının sonunda da Karma Ekonomik Kurul Toplantısı'nı Yemen'in başkentinde yapmıştık.
Yemen'e ekonomik ve mali desteğimiz devam edecektir. Yemen'in kalkınmasına, aramızdaki ticaretin güçlenmesine, Yemen'in demokratik bir ülke olarak huzur ve istikrara kavuşmasında Türkiye çok büyük destek olacaktır. 
Yemen'de, 2011 sonundan itibaren yeni bir süreç başladı. Bu süreci, Türkiye olarak destekliyoruz. Süreç, olağan bir şekilde ilerlemektedir. Önümüzdeki yılın başlarında seçimlerin yapılacağını düşünüyoruz ve bu süreçte Yemen halkına, Yemen parlementosuna ve değerli dostlarımıza başarılar diliyoruz. Kendileriyle görüşmelerimiz olacak. Türkiyemize teşriflerinden dolayı, kendilerine teşekkür ediyorum. Buradan Yemen halkına sevgilerimizi ve saygılarımızı gönderiyorum."
Konuşmasını Yemen halkı ve milletvekilleri adına yaptığını dile getiren Yemen-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Fuad Muhammed Abdulkerim de Türkiye'de bulunmaktan dolayı çok mutlu olduklarını ifade etti.
Türkiye'de çok güzel ağırlandıkları için teşekkür eden Abdulkerim, "Sizinle Yemen ve Türkiye'yi yakından ilgilendiren bazı şeyleri konuşmak istiyoruz" dedi.
Konuşmaların ardından görüşme, basına kapalı devam etti.

KKTC'de hükümet kurma görevi Siber'in 11 Haziran 2013 16:45 KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, hükümeti kurması için muhalefetin ortak adayı CTP-BG Lefkoşa Milletvekili Sibel Siber’i görevlendirdi

KKTC'de hükümet kurma görevi Siber'in


11 Haziran 2013 16:45 
 

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, hükümeti 
kurması için muhalefetin ortak adayı CTP-BG 
Lefkoşa Milletvekili Sibel Siber’i görevlendirdi.

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, hükümeti kurması için muhalefetin ortak adayı CTP-BG Lefkoşa Milletvekili Sibel Siber’i görevlendirdi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, KKTC'de geçen hafta güvensizlik oylaması ile hükümetin düşmesinin ardından, muhalefet partileri Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler (CTP-BG), Demokrat Parti- Ulusal Güçler (DP-UG) ve Toplumcu Demokrasi Partisi'nin (TDP) belirlediği ortak isim CTP-BG Milletvekili Siber'i Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul etti. 

Cumhurbaşkanı Eroğlu, görüşme sonrası yaptığı 

açıklamada, "güvenoyu alacağına inandığım 

CTB-BG Lefkoşa Milletvekili Sibel Siber hanımı 

makamımda kabul ederek, Başbakanlık görevini 

tebliğ ettim, yarın kabine hazırlanır bana sunulursa, perşembe günü mecliste görüşülür. 

Meclisten onay aldıktan sonra gereken kolaylığı 
yapar, imzamı atarım" 
diye konuştu.

"Şu an seçim hükümeti şeklinde bir durumla karşı karşıyayız" diyen Eroğlu, kısa bir süre içinde belli bir süre için yeni bir hükümetin kurulacağını belirterek esas kalıcı hükümetin 28 Temmuz seçimlerinden sonra ortaya çıkacağını söyledi. 

Eroğlu, kazasız belasız demokratik bir seçimin yapılmasını temenni ederek, seçimlerin demokratik teamül içerisinde yapılmasının en samimi arzusu olduğunu vurguladı.

Başbakan İrsen Küçük’ün Ankara ziyaretini de değerlendiren Eroğlu, 

"bu İrsen beyin tercihi, herhalde randevu talep etti, 

onun için gitti.

 Kıbrıs’a döndükten sonra bazı 

ifadeleri olur"

 şeklinde konuştu.

BM DKC Misyonu'na atama BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, halen Irak Özel Temsilcisi olarak görev yapan Alman diplomat Martin Kobler'i Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC) Özel Temsilcisi olarak atadı

BM DKC Misyonu'na atama

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, halen Irak Özel 
 
Temsilcisi olarak görev yapan Alman diplomat 
 
Martin Kobler'i Demokratik Kongo Cumhuriyeti 
 
(DKC) Özel Temsilcisi olarak atadı.
 
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, halen Irak Özel Temsilcisi olarak görev yapan Alman diplomat Martin Kobler'i Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC) Özel Temsilcisi olarak atadı. Kobler, BM'nin DKC Barış Gücü Misyonu MONUSCO'yu da yönetecek.

Alman Dışişleri'nde 25 yıldan fazla görev yapan Kobler, Irak'tan önce Afganistan'daki BM Misyonu'nda Genel Sekreter Özel Temsilci Yardımcısı olarak çalışmıştı.

Kobler, Irak'ta son aylarda artan bombalı saldırılar ve aylık ortalama bine ulaşan can kayıpları nedeniyle Iraklı liderlere bir an önce müzakereye başlama çağrısı yapıyordu.

Bir süredir orduyla M23 isyancıları arasındaki çatışmalara sahne olan DKC'de MONUSCO'nun yaklaşık 17 bin personeli bulunuyor.

MONUSCO ağustos ayında gözlem amaçlı insansız hava araçlarını da bünyesine katarak ülkenin doğu sınırlarını ve ormanlık alanları gözlem altında tutma imkanına kavuşacak.

 Öte yandan, Genel Sekreter Ban, bir başka atamayı da Su ve Sanitasyon Danışma Kurulu'na (UNSGAB) yaptı. Ban, Kurulun başına Ürdün'den Prens el-Hasan bin Talal'ı getirdi.

İran'da reformist aday Arif, adaylıktan çekildi 11 Haziran 2013 07:33 İran’da Cuma günü yapılacak 11. Dönem Cumhurbaşkanlığı seçimleri adaylarından Muhammed Rıza Arif, Hasan Ruhani lehine adaylıktan çekildi

İran'da reformist aday Arif, adaylıktan çekildi

11 Haziran 2013 07:33 
İran’da Cuma günü yapılacak 11. Dönem Cumhurbaşkanlığı seçimleri adaylarından Muhammed Rıza Arif, Hasan Ruhani lehine adaylıktan çekildi.
 
İran’da Cuma günü yapılacak 11. Dönem Cumhurbaşkanlığı seçimleri adaylarından Muhammed Rıza Arif, halka hitaben yazdığı adaylıktan çekildiğini ilan eden mektupta, hedeflerinin başından beri Hatemi merkezli reformist uzlaşısı olduğunu kaydetti. Eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi’nin talebiyle İran halkı lehine adaylıktan çekildiğini belirten Arif, oy vermenin hem hak hem de görev olduğuna işaret ederek, halktan mutlaka oy kullanmalarını istedi.
Arif, dün akşam başkent Tahran’da seçim programına katılmış ve Hatemi’nin istemesi durumunda adaylıktan çekileceğini belirtmişti. Arif’in adaylıktan çekilmesiyle ülkedeki reformist seçmenlerin oyları Hasan Ruhani’ye aktarılacak.
Daha önce de muhafazak kanadın 2+1 koalisyonundan Gulam Ali Haddad Adil, muhafazakarların oylarının bölünmemesi için adaylıktan çekildiğini açıklamıştı.

İran'a Suriye konferansına "sözlü" davet 11 Haziran 2013 16:26 Ankara İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abdullahiyan, ülkesinin, düzenlenmesi planlanan uluslararası Suriye konferansına sözlü olarak davet edildiğini bildirdi

İran'a Suriye konferansına "sözlü" davet

11 Haziran 2013 16:26 Ankara 
 
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abdullahiyan, ülkesinin, düzenlenmesi planlanan uluslararası Suriye konferansına sözlü olarak davet edildiğini bildirdi.
 

Rus devlet haber ajanslarından Ria-Novosti'nin bildirdiğine göre İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın konfaransa 10 gün önce sözlü olarak davet edilldiğini söyledi. Davetin kim tarafından yapıldığını açıklamayan Abdullahiyan, konferansa katılıp katılmayacakları konusunda da bilgi vermedi.
Moskova'da düzenlenen basın toplantısında konuşan Abdullahiyan, İran'ın, Suriye krizinin çözümünün önemli bir parçası olduğunu ve olmaya devam edeceğini ifade etti. 
Suriye yapılacak olası bir askeri müdahale konusuna da değinen Abdullahiyan, Suriye'nin kendisine karşı yapılacak herhangi bir askeri müdahaleye cevap verecek güçte olduğunu söyledi. Abdullahiyan, Suriye'nin kendi toprak bütünlüğünü koruyabileceğini ifade ederek, "Suriye'ye müdahale yapılacağı yönünde bir bulgu yok ama olası bir durumda Suriye ordusu bunu geri püskürtecek güce sahiptir" dedi.
İran'ın Suriye'ye 1,5 milyar dolarlık insani yardım gönderdiğini söyleyen Abdullahiyan, ülkesinin Suriye'ye "asker ya da silah" göndermediğini belirtti.
İranlı bakan yardımcısı Abdullahiyan, İran ve Rusya arasında S-300 füze sistemi yerine TOR sistemi teslim edilmesi fikrinin üç ay önce görüşüldüğünü ve temasların devam ettiğini söyledi. 
S-300'lerin teslimatının iptal edilmesiyle başlayan sorunun en iyi şekilde çözülmesi adına  görüşmelerin devam ettiğini belirten Abdullahiyan, İran'ın Rusya'ya ödediği 3 milyar doların iadesi konusunda henüz karar vermediğini kaydetti.

Kendi şehirlerinde yaşananlar bunların altında değil 11 Haziran 2013 16:14 İSTANBUL Bakan Bağış, "İzmir'in EXPO'daki, İstanbul'un olimpiyatlardaki rakipleri Gezi Parkı olaylarını aleyhimize kullanma densizliğini yapmaya kalkıyorlar"

Kendi şehirlerinde yaşananlar bunların altında değil

11 Haziran 2013 16:14 İSTANBUL

 

Bakan Bağış,

"İzmir'in EXPO'daki, İstanbul'un 

olimpiyatlardaki rakipleri Gezi Parkı olaylarını 

aleyhimize kullanma densizliğini yapmaya 

kalkıyorlar" 

dedi.

 

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, İzmir'in EXPO 2020 adaylığına ilişkin Uluslararası Sergiler Bürosu (BEI) delegelerine yönelik sunuma katılmak üzere, THY'ye ait tarifeli uçakla Fransa'nın başkenti Paris'e gitti. 

Bakan Bağış'a, İzmir Valisi ve EXPO 2020 Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Başkanı Mustafa Toprak ile Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da eşlik etti. 

Bağış, hareketinden önce Atatürk Havalimanı VİP Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında, İzmir'in 2020 yılında EXPO'ya ev sahipliği yapması için yerel ve merkezi yönetimin, tek vücut olma kararlılığı taşıdığını belirtti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da İzmir'in EXPO'ya ev sahipliği yapmasını önemsediğini ifade eden Bağış, 

"Başbakanımızın, hükümetin her bir üyesinin 

bu süreçte elinden gelen desteği vermesi 

konusunda çok net talimatları var. 

Biz de bugün İzmir heyetimizle bu birlikteliği 

ortaya koymak, bu heyecanı Paris'e taşımak 

için yola çıkıyoruz'' 

diye konuştu.

Bağış, Paris'teki ziyarette İzmir'de göreve başlayan Vali Toprak'ın EXPO ile ilgili ilk temaslarını kuracağını, heyette bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu'nun ise bu konuda çok tecrübeli olduğunu söyledi.

"Burada hiçbir fark gözetmeden hepimiz 

İzmir ve ülkemizin çıkarları için birlikteyiz" 

diyen Bağış,  gazetecilerin Gezi Parkı odaklı 

gelişmelere ilişkin sorularını yanıtladı. 

Bağış, Türkiye'nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Bugün dünyanın bütün büyük ülkelerinin, bütün büyükşehirlerinde buna benzer eylemler olabilir.

 İzmir'de de olabilir, İstanbul'da da olabilir. 

Berlin de de olur, New York'ta da olur. Paris'te de olur. 

Demokrasilerin en önemli özelliklerinden biri de sivil toplum dinamiklerinin güçlü olmasıdır. 

Bugün İstanbul'da Taksim'de yaşanan 

gelişmeler de bizim demokratik yaşamamızın aynı zamanda bir tezahürüdür."

Bağış,  dünyadaki birçok büyükşehirdeki eylemlerde, güvenlik güçlerinin zaman zaman yetkilerinin sınırlarını zorlayan çabalar içine girebildiklerini vurgulayarak, 

"Bunların birileri tarafından ülkemizin ulusal çıkarlarına veya imajına zarar vermesine hiçbir şekilde izin vermemeliyiz. Şimdi İzmir'in EXPO'daki veya İstanbul'un olimpiyalardaki rakipleri bunları aleyhimizde kullanma densizliğini ortaya koymaya kalkıyorlar. Halbuki kendi şehrinde yaşanan olaylar bunların hiç de altında değil" 

 ifadelerini kullandı.

Hükümet olarak  gösteri yapan gençlerle gerekli diyalogu kurabilecek özgüvene de sahip olduklarının altını çizen Bağış,  Başbakan Erdoğan'ın çevreci vatandaşları temsil edenlerle biraraya geleceğini hatırlattı.

Bağış ile beraberindeki heyet, basın toplantısının ardından THY'ye ait uçakla Paris'e hareket etti.

TRT'den "bayrak" haberi açıklaması 11 Haziran 2013 16:08 ANKARA TRT, Taksim Gezi Parkı'ndaki olayları destek için Ankara'da düzenlenen gösterilerde Türk bayrağının yakılmasına yönelik yayınlanan haber ve görüntülerde manipülasyon yapıldığı iddialarını yalanladı

TRT'den "bayrak" haberi açıklaması

11 Haziran 2013 16:08 ANKARA

 

TRT, Taksim Gezi Parkı'ndaki olayları destek için Ankara'da düzenlenen gösterilerde Türk bayrağının yakılmasına yönelik yayınlanan haber ve görüntülerde manipülasyon yapıldığı iddialarını yalanladı.

 

TRT Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, TRT Haber'de 31 Mayıs'ta Ankara Meşrutiyet Caddesi'ndeki bayrak yakma provokasyonuna dair görüntülerin yayınlandığı hatırlatıldı.

 

Söz konusu haberin bir "yayıncılık başarısı" olarak olarak nitelendirildiği açıklamada, bazı "kötü niyetli" kesimlerin bu haberi eski bir görüntü olduğuna yönelik değerlendirmeleri ve bunların TRT tarafından manipülasyon amaçlı gündeme getirildiğine ilişkin iddiaları anımsatıldı.

 

"(Bayrak yakma) haberi doğrudur, manipülasyon yapıldığını iddia edenler bizzat manipülasyon yapmaktadırlar"  ifadelerine yer verilen açıklamanın, "İşte gerçekler" başlığıyla verilen bölümünde şunlar kaydedildi:

 

"Söz konusu görüntüler MOBESE kameraları tarafından 31 Mayıs 2013 tarihinde Ankara’nın Meşrutiyet Caddesi’nde kaydedilmiş ve TRT Haber ekipleri tarafından elde edilerek yayına verilmiştir. Görüntülerde herhangi bir montaj, ekleme, çıkarma, efekt işlemi söz konusu değildir. Ham halleriyle alınmış, süresi uzun olduğundan sadece bayrak yakma anı ekrana yansıtılmıştır. 

 

Olayda yakılan Türk Bayrağı’nın orada bulunan bir banka şubesinden cam kırılarak çalındığı ve bayrağın çalınma anının kamera kaydının bankada bulunabileceği değerlendirilmektedir. TRT, Türkiye’nin dünyaca bilinen en saygın yayıncılık markalarından biridir. Bu kadar kritik bir olayla ilgili kurumun marka değerine zarar verecek böylesi bir manipülasyona tevessül edilebileceğini düşünmek, hayatın gerçekleriyle bağdaşmamaktadır."

 

Açıklamada, isteyenlerin görüntülere "http://www.trthaber.com/haber/gundem/iste-provokatorlerin-bayrak-yakma-ani-ve-provokasyon-goruntulerin-tamami-88463.html" bağlantısından ulaşabileceği bilgisi de yer aldı.

Polise molotof atarken kendilerini yaktılar 11 Haziran 2013 16:03 İstanbul Taksim'de polise molotof kokteyli atmak isterken elbiseleri alev alan iki gösterici yaralandı

Polise molotof atarken kendilerini yaktılar


11 Haziran 2013 16:03 İstanbul

Taksim'de polise molotof kokteyli atmak isterken elbiseleri alev alan iki gösterici yaralandı.



Taksim Gezi Parkı'ndaki eylemlerin 15. gününde polis ekipleri AKM ve Cumhuriyet Anıtı üzerindeki pakartları kaldırmak için operasyon düzenledi.

Polisin Gezi Parkı'ndaki eylemcilere müdahalede bulunulmayacağı ve sadece pankartların toplanacağını anons etmesine rağmen bir grup direnişte bulundu.
Polise taş, şişe, havai fişek ve molotof kokteyliyle saldıran yüzleri maskeli kişiler yapılan müdahale sonrası ara sokaklara kaçtı.

Bir TOMA aracını motolof kokteyliyle ateşe veren eylemcilerden bazılarının elinde telsiz ve belinde de silah olduğu bilgisini alan polis ekipleri bir kişiyi gözaltına aldı.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu Twitter'da yaptığı açıklamada belinde silah olduğu iddia edilen kişinin SDP'li olduğunu ve üzerinden tabanca çıktığını açıkladı.

Bu arada polise molotof kokteyli atmaya çalışan kimi eylemciler kazayla kendilerini yaktı. Molotof kokteyli atmak isterken elbiseleri alev alan iki eylemci yaralandı.

AA Uluslararası Fotoğraf Endüstrisi Kongresi’nde 11 Haziran 2013 15:19 Anadolu Ajansı, fotoğraf telif haklarının, ekonomisinin ve pazarlama ağlarının tartışıldığı ve 300’ü aşkın fotoğraf ajansından temsilcilerin bulunduğu Uluslararası Fotoğraf Endüstrisi Kongresi’ne katıldı

AA Uluslararası Fotoğraf Endüstrisi Kongresi’nde

11 Haziran 2013 15:19 

 

Anadolu Ajansı, fotoğraf telif haklarının, ekonomisinin ve pazarlama ağlarının tartışıldığı ve 300’ü aşkın fotoğraf ajansından temsilcilerin bulunduğu Uluslararası Fotoğraf Endüstrisi Kongresi’ne katıldı.

 

Haber ve stok fotoğrafçılığı konusunda uluslararası faaliyetlerde bulunmak üzere kurulan 

 

Uluslararası Fotoğraf Endüstrisi Merkezi 

(Centre of the Picture Industry-CEPIC) 

tarafından organize edilen Uluslararası 

Fotoğraf Endüstrisi Kongresi, Barcelona’da 

başladı.

 

Her yıl değişik bir kentte buluşan kongre katılımcıları, 4 gün sürecek etkinlik için bu yıl Barcelona’da buluştu.  Fotoğraf telif haklarının, ekonomisinin ve pazarlama ağlarının ana temasını oluşturduğu kongreye Anadolu Ajansı’nın yanı sıra 300’ü aşkın fotoğraf ajansı ile haber ve stok fotoğrafçılığı dünyasının temsilcileri katılıyor. 

Kongrede, konferansların yanı sıra çalışma grupları haber ve stok fotoğrafçılığının içinde bulunduğu durumu, gelişme perspektiflerini ve yeni teknolojileri değerlendirecek.  

Anadolu Ajansı, kongrede Görsel Haberler Yayın Yönetmeni Ahmet Sel ve Ürün Geliştirme Yöneticisi Yunus Çelik tarafından temsil ediliyor.

Sel, AA’ya ve “anadoluimages.com” sitesine, ilk günden itibaren yoğun bir ilgi olduğuna dikkat çekti. Anadolu Ajansı’nın haber fotoğrafçılığı alanında, uluslararası düzeyde yaptığı atılımların yabancı ajanslar tarafından yakından izlendiğini ve Anadolu Ajansı’nın çok yakın bir gelecekte uluslararası habercilikte en önemli rollerden birini üstleneceğini kaydeden Sel, “Önümüzdeki dönemde uluslararası basın, dünyayı Anadolu Ajansı objektifinden izleyecek” dedi.

11 Haziran 2013 15:43 Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Uludere'deki olayın soruşturma dosyası hakkında görevsizlik kararı vererek dosyanın Genelkurmay Askeri Savcılığına gönderilmesine karar verdi

Uludere soruşturmasında görevsizlik kararı

11 Haziran 2013 15:43

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Uludere'deki olayın soruşturma dosyası hakkında görevsizlik kararı vererek dosyanın Genelkurmay Askeri Savcılığına gönderilmesine karar verdi.
Diyarbakır
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 34 kişinin ölümüyle sonuçlanan Uludere'deki olayın soruşturma dosyası hakkında görevsizlik kararı vererek dosyanın Genelkurmay Askeri Savcılığına gönderilmesine karar verdi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Uludere'deki olayın soruşturma dosyası hakkında görevsizlik kararı vererek dosyanın Genelkurmay Askeri Savcılığına gönderilmesine karar verdi.


Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 34 kişinin ölümüyle sonuçlanan Uludere'deki olayın soruşturma dosyası hakkında görevsizlik kararı vererek dosyanın Genelkurmay Askeri Savcılığına gönderilmesine karar verdi.

Halkın polisine saygımız var 11 Haziran 2013 14:45 TBMM CHP lideri Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı olaylarını değerlendirirken, "Halkın polisine saygımız var, iktidarın polisini asla istemiyoruz"

Halkın polisine saygımız var

11 Haziran 2013 14:45 TBMM
 
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı olaylarını değerlendirirken, "Halkın polisine saygımız var, iktidarın polisini asla istemiyoruz" dedi.
 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Taksim Gezi Parkı olaylarını değerlendirdi.

Kılıçdaroğlu, "(Başbakan Recep Tayyip Erdoğan) Kalkmış polisi savunuyorsun. Neden? Orantısız güç kullandığı için. 10'u aşkın yurttaşın gözü çıkarıldı. Polis kurşunuyla bir kişi öldü. Polise saygımız var, hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Halkın polisine saygımız var, iktidarın polisini asla istemiyoruz. Halkın polisi var, Recep Tayyip Erdoğan'ın polisi var. Halkın polisiyle sorunumuz yok'' dedi.


Ne kimseye dayatma yaparız ne de kimsenin dayatmasına eyvallah deriz

11 Haziran 2013 12:06 TBMM

 

Başbakan Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında Gezi Parkı olaylarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grubu'nda yaptığı 

 

konuşmada, Türkiye'nin son iki haftadır başta İstanbul olmak üzere Ankara, İzmir ve değişik şehirlerde çok 

 

farklı boyutlarda, farklı katmanlarda bir kısım gösterilere sahne olduğunu söyledi.

 

Taksim'in yayalaştırma projesi kapsamında, Taksim Gezi Parkı'ndaki bir kaç ağacın sökülmesi, taşınması aşamasında başlayan gösterilerin amaç ve kabuk değiştirerek, ilk çıktığı andan çok farklı noktaya ulaştığını belirten Başkan Erdoğan, AK Parti olarak, toplumsal olayları okumak,  yaşanan olayları analiz etmek ve iyi değerlendirme konusunda her zaman çok büyük hassasiyet içinde olduklarını vurguladı.

Sandıktan çıkan sonuçların, tartışmasız bir zafere işaret ettiğinde kendilerini mağrur, mütekkebbir muzafferlerin yerine değil, kaybetmişlerin yerine koyduklarını kaydeden Erdoğan, hiç kimsenin yenilmiş duygusuna kapılmaması için azami hassasiyet içinde olduklarını anlattı.  

Erdoğan, hatta meydanlara, caddelere teşkilatlarının dolmasına izin vermediklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

 "2009 mahalli seçimlerinde olduğu gibi sandıktan çıkan sonuçlar kesin zafere de işaret etse, netice istediğimiz gibi olmadığında en küçük detayına kadar süreci analiz ettik. Nerede hata yaptığımızı, yanlış yaptığımızı, tüm tarafsızlığımızla, tüm boyutlarıyla değerlendirdik. 12 Haziran seiçmlerinn ertesi günü ekiplerimizi topladık, seçim sonuçlarını analiz ettik, dersler çıkarmaya, bize oy vermeyen kitleyi de anlamaya çalıştık. Sadece sandık sonuçları değil 10, 5 yıl boyunca her toplumsal olaya böyle bir samimiyetle, hassasiyetle yaklaştık. Terör meselesine böyle bir hassasiyetle yaklaştık, farklı toplumsal kesimlerin, farklı etnik grupların, inanç gruplarının meselesine böyle bir samimiyet, hassasiyetle yaklaştık."

"Kardeşlik kavramı, tüm faaliyetlerimizin odak kavramı"

Başbakan Erdoğan, 10,5 yıl boyunca yaptıkları tüm açıklamalar ve uygulamalarda bunun görüleceğini dile getirdi.

"10-11 yıl önce Hakkari, Şırnak, Iğdır, Ağrı, Muş'a havaalanı yapılacak dense kim inanırdı?" diye soran Erdoğan, bunların hepsinin, şu anda hayata geçtiğini, Iğdır'ın açılışını yaptığını, Hakkari ve Şırnak'ın da bitmek üzere olduğunu anlattı.

Erdoğan, bütün bunların, bölgelere, insanlara yaklaşım tarzlarını gösterdiğini belirterek, "Bir ayrımcılığın içinde olmadığımızın bunlardan daha güzel bir ifadesi, ıspatı olabilir mi? 76 milyonu bir ve beraber olarak tanımlayan millet kavramı, bizim konuşmalarımızda, açıklamalarımızda en fazla zikrettiğimiz kavramdır. Kardeşlik kavramı, tüm konuşmalarımızın olduğu kadar tüm faaliyetlerimizin odak kavramıdır" diye konuştu.

"Empati kurmaya devam edeceğiz"

"Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hiç kimseyle, hiçbir kesimle, onların hassasiyetlerini, kulak tıkayarak bir kenera itmedik, itmeyeceğiz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Meşru taleplere, demokratik hak taleplerine bugüne kadar nasıl dikkatle kulak verdiysek, bundan sonra da yine dinlemeye, anlamaya, empati kurmaya devam edeceğiz" dedi.

"Çark etmeleri itirazları büyüttü"

"Ancak tüm bu olaylara baktığımda, 

bizim göremediğimizi, anlayamadığımız, acaba 

ne istedikleri, ne talep ettikleri belli mi? 

Sizler böyle bir şey görebildiniz mi 

anlayabildiniz mi?"

 diye soran Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu noktada, bütün bunları yaparken sapla samanın birbirine karıştırılmasına, meselenin bağlamından kopartılmasına kusura bakmasınlar izin vermeyeceğiz, veremeyiz. 

Farklı zeminlerde, farklı hesaplaşmalar içine 

girenlere karşı, bugüne kadar olduğu gibi 

bundan sonra da kararlı ve dirayetli duruş 

sergileyeceğiz. 10,5 yıldır farklı tertip, 

tezgahlarla, provakasyonlarla, siyaset 

mühendisliği girişimleriyle nasıl baş ettiysek, 

onlara karşı nasıl dik durduysak, bundan sonra

 da milletin emanetini aynı hassasiyetle 

korumaya devam edeceğiz. 

Biz ne kimseye dayatma yaparız ne de 

kimsenin 

dayatmasına eyvallah ederiz.

"Bize çevrecilik dersi vermeye kalkanlar"

İki haftadır yaşanan olayları, çevre 

hassasiyetiyle izah etmenin mümkün olmadığını vurgulayan, Başbakan Erdoğan,  'çevre hassasiyeti' diye başlatılan olayların bugün itibariyle arkasında maalesef dört cansız beden bıraktığını, büyükşehirlerde bazı sokak ve caddelerin ağır şekilde tahrip edildiğini ve yollara, duvarlara, bina duvarlarına son derece çirkin yazılar yazılmak suretiyle tam bir ahlak, çevre faciası yaşatıldığnı söyledi ve 

"Bu çevre değil mi? 

Bize  çevrecilik dersi vermeye kalkanlar, hava, 

gürültü, görüntü kirliliğinin de çevrecilik 

olduğunu, çevreye karşı bir tavır 

olduğunu bilmeleri gerekir" 

ifadelerini kullandı.

"Gezi Parkı, işgal alanı değildir"

"Gezi Parkı, adı üzerinde gezi parkı. İşgal alanı değildir" diyen Başbakan Erdoğan, bu sabah Taksim Gezi Parkı'na güvenlik güçlerinin müdahale ettiğini belirterek, "Güvenlik güçlerinin başta bu işe müsaade etmemesi gerekiyordu. Kamu kurumunun içine bunlar nasıl sokulur, çatıya bunlar nasıl çıkarılır? Orada bu tür paçavralar nasıl astırılır? Örgüt liderlerinin posterleri nasıl astırılır? Bunların karşısında biz konuşunca, Başbakan sert konuşuyor. Eğer buna sertlik diyorsanız, kusura bakmayın bu Tayyip Erdoğan değişmez" diye konuştu.

Erdoğan, bu sabah güvenlik güçlerinin Gezi Parkı'na yaptıkları müdahale nedeniyle İçişleri Bakanı'na, İstanbul Valisi'ne ve Emniyet Müdürü'ne teşekkür etti.

"Tüm göstericilerin büyük fotoğrafı görmelerini istiyorum"

Başbakan Erdoğan, Taksim Gezi Parkı eylemlerine katılanlara da çağrıda bulunarak, "Oradaki tüm eylemcilerin, tüm göstericilerin büyük fotoğrafı görmelerini, oynanan oyunu anlamalarını, samimi olanları, özellikle oradan çekilmeye davet ediyorum. Kendilerinden bunu bir Başbakanları olarak bekliyorum" dedi.

"Bu mudur özgürlük, bu mudur çevrecilik?"

Erdoğan, "Bu olaylarda, çok önemli bir yakınımın gelinini, Başbakanlık Ofisi'nin yakınında, yanında 6 aylık çocuğu, yerlerde süründürdüler. Kendisini taciz ettiler, çocuğunu taciz ettiler. Bunun özgürlük mücadelesi ile yakından uzaktan ne alakası var? Bu mudur özgürlük, bu mudur çevrecilik? Ama biz bütün bunlara "sabır, sabır, sabır' dedik" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, "Ayakkabılarla Bezm-i Alem Valide Sultan Camisi'ne gireceksin, orada içeceksiniz. Bu ülkenin dini mabetlerine karşı bu saygısızlığı yapacaksınız. Ne adına? Çevre adına. Caminin müezzinini tehdit edeceksiniz, ondan sonra farklı şekilde konuşturacaksınız; 'Böyle bir şey olmadı'... Ne olmadı, bütün görüntüler elimizde. Cuma günü arkadaşlarımıza bunları görüntüyle vereceğiz. Bunların hepsini milletim görecek. Milletimize bunların hepsini sunacağız " dedi.

"Solculuk maskesi altında faiz lobisinin figüranlığı yapılıyor"

Başbakan Erdoğan, "Gezi Parkı'ndaki hukuksuz işgali Wall Street eylemine benzetiyorlar. Orada faiz lobisinin havadan kazandığı milyarlarca dolara karşı itiraz vardı. Burada ise solculuk maskesi altında faiz lobisinin figüranlığı yapılıyor. Arada böyle bir durum var" ifadelerini kullandı.

Reyhanlı'daki saldırılarının asli faillerinden birinin yakalanması

Başbakan Erdoğan, "11 Mayıs 2013'te Hatay Reyhanlı'da meydana gelen ve 52 kardeşimizin şehit olduğu patlamaların faili yakalandı. Eylemlerin gerçekleşmesinde her aşamada rol alan, eylem için lojistik destek sağlayan ve bombalı araçları kullanan tüm şahıslarla irtibatları sağlayan Nasır Eskiocak isimli şahıs polisimin, jandarmamızın ve istihbarat birimlerimizin çalışmaları neticesinde dün gece 23.30 sıralarında Hatay Yayladağı ilçesi sınır mevkisinde yakalandı. Başarılı operasyonlarından dolayı polisi ve jandarmamızı kutluyorum" dedi.

"Kusura bakmayın bu Tayyip Erdoğan değişmez" 

Başbakan Erdoğan,  “Taksim Gezi Parkı eylemlerini bahane edenler, Türk bayrağını yakacak, illegal paçavraları, bölücü posterleri devletin kurumuna asacak kadar alçalmışlardır. Bunların karşısında biz konuşunca 

‘Başbakan sert konuşuyor...’ 

Buna sertlik diyorsanız kusura bakmayın, bu Tayyip Erdoğan değişmez"

 şeklinde konuştu.

Bundan sonraki süreçte Taksim Meydanı ve Gezi Parkı ile ilgili kararlılığın devam edeceğini kaydeden Başbakan Erdoğan,  

 "Taksim Gezi Parkı’ndaki gösteriler, Türkiye 

genelinde arkasında ölüm bırakan şiddet 

eylemlerinin meşru görünümlü kılıfından, 

ambalajından başka hiçbir şey değildir" 

dedi.

Türkiye’yi yavaşlatmak istiyorlar

 "Ambalajın üzerine ağaç koyarak, çevre 

hassasiyeti koyarak, birileri büyüyen, güçlenen 

Türkiye’yi yavaşlatmak istiyor" 

ifadelerini kullanarak şunları kaydetti:

"Bu ülkenin Başbakanı olarak sesleniyorum: 

Bu eylemler,  bazı sermaye grupları, faiz 

lobileri, bazı medya grupları tarafından çok 

açık şekilde kullanılmıştır. 

Taksim’de şu anda eylem yapanlar, Türkiye 

ekonomisine, turizmine, yatırım ortamına 

kastedenler tarafından açık şekilde 

kullanılıyor.  

Oradaki tüm eylemcilerin, 

göstericilerin büyük fotoğrafı görmelerini, 

oynanan oyunu anlamalarını bekliyorum."