BeKoS tv Every Day A Film We are now less then a minute Türkiye'yiz

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

28 Ağustos 2013 Çarşamba

Suriye’den Batı’ya uyarı 29 08 2013 kendimizi mevcut tüm araçları kullanarak savunacağız

Suriye’den Batı’ya uyarı | euronews, dünya

Batı dünyasından Suriye ile ilgili sert açıklamalar gelmeye devam ederken, Şam yönetimi kimyasal silahın muhalifler tarafından kullanıldığı iddiasını yineledi.
Birleşmiş Milletler denetçileriyle görüştüklerini ve ellerindeki bütün delilleri verdiklerini belirten Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdad, Batılı ülkelere de uyarıda bulundu.
Mikdad, 

“Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa’nın teröristleri kimyasal silah kullanmaları için cesaretlendirmesi çok tehlikeli. 

Bu ülkeler muhalifleri savunmayı durdurmalı. 

Bunun manası bu teröristler yakında kimyasal silahları Amerikalı ve Avrupalılara karşı kullanacak” 

dedi.

Suriye medyasında Dışişleri Bakanı Velid Muallim’in 
“kendimizi mevcut tüm araçları kullanarak savunacağız.” 
sözleri manşetleri süslerken, Suriyeliler ise sakin bir görüntü sergiliyor:

“Eğer Suriye’ye saldırırlarsa umut ediyorum yapmazlar, ama eğer saldırı olursa ailemle kalacağım. 
İnşallah Suriyeliler kararlı dururlar, böylece saldırıdan daha güçlü çıkarız.” 

Halk Şam’ın merkezinde günlük alışverişlerini yaparken, sadece birkaç kilometre ötelerinde rejim güçleri ile muhalifler arasında sert çatışmalar yaşanıyor.

Rejimin izin verdiği görüntülerde ise bunu hissetmek imkansız.

“Washington’a yürüyüş”ün 50. yılında kürsü siyahi başkanın

“Washington’a yürüyüş”ün 50. yılında kürsü siyahi başkanın | euronews, dünya

Amerika’da ırkçılığa karşı mücadelenin sembol ismi Martin Luther King’in Washington konuşmasının 50. yıldönümünde büyük bir tören düzenlendi. 1963 Ağustos ayında Birleşik Devletler’in dört bir yanından gelen büyük çoğunluğu siyah ırktan binlerce kişi “Washington’a yürüyüş” eylemi çerçevesinde başkentte buluşmuştu. Yaklaşık 250 bin kişiyi bulan kalabalığa hitap eden Martin Luther King’in özellikle “I’ve a dream” (bir hayalim var) sözü tüm dünyaya yayılmış ve halk hareketlerinin birçoğunun sloganı olmuştu.

Lincoln Anıtı önündeki törene 1968’de ırkçı örgüt Klu Klux Klan’ın bir üyesi tarafından düzenlenen suikaste kurban giden King’in ailesinin yanısıra John Lewis ve Oprah Winfrey gibi ülkenin tanınmış bazı siyahi isimleri de katıldı. Ayrıca ABD’nin siyahi kökenli ilk başkanı Barack Obama da duygu yüklü bir konuşma yaptı:

“Onlar yürüdüğü için Amerika daha adil ve özgür bir ülke oldu. Yalnızca Afrika kökenli Amerikalılar için değil Latin kökenliler, Asyalılar, Katolikler, Yahudiler ya da Müslümanlar için ve eşcinseller ya da bedensel engelliler için de…
Bu örnekten tüm dünya güç buldu. Demir perdenin ötesinden seyreden ve bu perdeyi yırtıp duvarı yıkacak olan gençler ya da Güney Afrika’da ırk ayrımı dönemini bitirecek olan gençler de…”

Törende Obama’nın yanısıra Demokrat kökenli eski başkanlar Jimmy Carter ve John Clinton da birer konuşma yaptı.

Gelişmeleri çok yakından izliyoruz Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, temel atma töreninde konuştu. 28 Ağustos 2013 Çarşamba

Gelişmeleri çok yakından izliyoruz

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, temel atma töreninde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 

"Gelişmeleri çok yakından izliyoruz ve gerektiği 

zaman da gerekli kuruluşlarımız ne gerekiyorsa yapıyorlar.

 Korkmadan, çekinmeden yapıyorlar"

  dedi.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Keçiören Belediyesi işbirliğinde gerçekleştirilen bazı tesislerin temel atma ve açılış törenine katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, buradaki konuşmasında, ülkeler için en tehlikelisinin içe kapanmak olduğunu belirterek bunu asla yapmayacaklarını ifade etti. İnsanların, ürünlerin, sermayenin serbestçe dolaşması için bugüne izledikleri sağlam çizginin bundan sonra da aynen devam edeceğini vurgulayan Babacan, "Türkiye’yi dışa daha da açacağız. Uzun vadeli hedeflerimizden de asla taviz vermeyeceğiz" diye konuştu.

Türkiye'de hep özel sektör odaklı bir ekonomik çizgi izlediklerini dile getiren Babacan, devletin özelleştirmelerle pek çok sektörden çıktığını, ağırlıklı olarak düzenleme ve denetleme fonksiyonlarıyla ön planda olduğu bir ekonomik model benimsediklerini, bunun aynen devam edeceğini söyledi.

Babacan, şunları kaydetti:

"Altını çizerek söylüyorum:

 Biz Türkiye'de kuralları iyi konulmuş ve rekabete dayanan bir piyasa ekonomisi izliyoruz. 

Çünkü böyle bir ekonomiden kuşkusuz reel sektör, finans sektörü en önemlisi de halkımız istifade eder. 

Bu ana çizgimizden asla taviz vermeyeceğiz, değiştirmeyeceğiz.

Politikalarımızda hep şeffaf olduk, olmaya devam edeceğiz. 

Özellikle içinde yaşadığımız konjonktürde iyi yetişmiş, tecrübeli bir ekonomi yönetimi son derece önemli.

 Sayın Başbakanımızın liderliğinde ve talimatlarıyla ve pek çok bakan arkadaşımızla 

Merkez Bankamız, Hazinemiz, BDDK, TMSF, 

SPK akla gelecek pek çok kuruluşumuzla 

beraber gelişmeleri çok yakından izliyoruz ve 

gerektiği zaman da gerekli kuruluşlarımız ne 

gerekiyorsa yapıyorlar. 

Korkmadan, çekinmeden yapıyorlar.

 O günün doğrusu ne ise ekonominin gereği neyse ekonominin doğruları neyi gerektiriyorsa birimlerimiz o adımları atıyorlar ve gereğini yapıyorlar.

Ama şunu da unutmayacağız: 

 

Türkiye fanusta kapalı bir ülke değil, dışa açık bir ülke.

 

 Dışarda fırtınalar varsa bu fırtınaları biraz hissedeceğiz. 

Denizlerde dalgalar varsa bu dalgaları da hissedeceğiz. 

Ama en önemlisi nedir?

 Ekonomik yapınız sağlamsa ve ehil kadrolarla bu ekonomi yönetiliyorsa bu fırtına da bu dalgalı deniz de o yapıya zarar vermez ve inşallah sapasağlam bir duruşla bu dalgalı dönemi hep beraber geçireceğiz."

1 milyon Amerikalı Beyaz Saray'a yürüyecek Amerikalı Müslümanlar 11 Eylül'ün yıl dönümünde yürüyüş için çağrı yaptı. 28 Ağustos 2013 Çarşamba


1 milyon Amerikalı Beyaz Saray'a yürüyecek

Amerikalı Müslümanlar 11 Eylül'ün yıl dönümünde yürüyüş için çağrı yaptı.
Amerika Müslümanları Siyasi Hareket Komitesi (AMPAC) isimli organizasyon 11 Eylül saldırılarının yıl dönümünde 1 milyon Amerikalıyı Washington'da buluşturmayı planlıyor.
ABD’nin başkenti Washington’da 11 Eylül günü yapılacak ve kısaca MAMAF diye adlandırılan ''Bir milyon Amerikalı korkuya karşı yürüyor'' isimli mitingin organizatörleri arasında yer alan AMPAC kurucusu Dr. Rabbi Alam, organizasyona ilişkin yaptığı açıklamada, "Amerikalı Müslümanlar 11 Eylül’ün günah keçisi olarak gösterildi ve Müslüman toplumu resmi tacizlerin ve nefret suçlarının hedefi haline getirilidi" dedi.
Yaptığı değerlendirmeyle 11 Eylül 2001 tarihinde New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’ne yapılan terör saldırısının Müslümanlar tarafından yapılmadığını ifade eden Alam, "11 Eylül saldırıların sonucu olarak, küçük ama güç sahibi bir grup insan Amerika’yı gasbetti. Zor kazanılmış özgürlükleri ortadan kaldırdı ve Amerika’nın çıkarlarına olmayan savaşlarla ülkeyi iflas ettirdi" diye konuştu.
ABD'nin Missouri eyaletinde yaşayan ve 2012'de eyalet senatosu seçimlerine de aday olarak başvuran Hindistan kökenli Alam, Beyaz Saray önünde gerçekleşecek MAMAF mitinginin amacını, "Biz 11 Eylül’deki bütün mağdurları anarak, politik korkuya karşı terörizmi eleştiren bir açıklama yapacağız" sözleriye açıkladı. Alam, sözlerini ''Amerika’nın anayasal özgürlüğünü ortadan kaldırır biçimde, kanunsuz bir savaş yönetimi kullanarak, ülkeyi çökerten 11 Eylül reaksiyonunu onlara hatırlatmak istiyoruz'' şeklinde sürdürdü.
Amerikan medyasında da yer alan MAMAF yürüyüşünün 11 Eylül gününde yapılmasına bazı kesimler ise tepki gösteriyor.  

Kaplumbağalar da Uçar 2004 Lakposhtha parvaz mikonand Director Writer Bahman Ghobadi Türkçe Altyazılı izle

Kaplumbağalar da Uçar  2004 

Lakposhtha parvaz mikonand

Türkçe Altyazılı izle 

 http://www.imdb.com/title/tt0424227/releaseinfo?ref_=tt_ov_inf

Near the Iraqi-Turkish border on the eve of an American invasion, refugee children like 13-year-old Kak (Ebrahim), gauge and await their fate.

Director Bahman Ghobadi


Writer:

Bahman Ghobadi

Stars:

Soran Ebrahim, Avaz Latif, Saddam Hossein Feysal

 Filmin yönetmeni:

 Filmimi diktatör ve faşistlerin politikalarına kurban edilen tüm masum dünya çocuklarına ithaf etmek istiyorum. 

diyerek, aslında filmi çok güzel özetlemiştir.

Irak Savaşı`ndan sonra çekilen ilk Irak filmidir.


ABD işgalinden sonra, Irak-Türkiye sınırındaki Kürt Mülteci kampında mayın toplayarak hayatlarını sürdürmeye çalışan çocukları anlatmaktadır.


Near the Iraqi-Turkish border on the eve of an American invasion, refugee children like 13-year-old Kak (Ebrahim), gauge and await their fate.