BeKoS tv Every Day A Film We are now less then a minute Türkiye'yiz

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

18 Haziran 2013 Salı

Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz 18 Haziran 2013 12:48 İSTANBUL Başbakan Yardımcısı Babacan, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara ilişkin, "Geri adım atarsak, hükümete bir şeyler dikte etmenin methodu haline gelir. Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz"

Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz

18 Haziran 2013 12:48 İSTANBUL 

Başbakan Yardımcısı Babacan, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara ilişkin, 

"Geri adım atarsak, hükümete bir şeyler dikte etmenin methodu haline gelir. Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz"

 dedi.

 

 Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Euromoney Eurasia Financial Forum'da yaptığı konuşmada, sosyal hayatın çok aktif olduğu bir dönemde İstanbul'da bu toplantının önemli olduğunu belirterek, "Üstelik toplantının yapıldığı yer öyle bir coğrafi konumda bulunuyor ki Taksim Meydanı'ndan 500 metre uzakta. Uluslararası medyada bir sürede görmekte olduğunuzdan daha farklı bir manzara var" diye konuştu.

 Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara işaret eden Babacan, şunları söyledi:

"Olaylar, buradan yürüyerek gidebileceğiniz çok küçük bir parkta başladı. Küçük bir gruptu ve bu insanların çevre kaygıları vardı. Kaygıları gayet haklıydı ve gelişmeleri protesto ediyorlardı. Sonra bazı illegal örgütler ki bunların arasında Ankara'daki ABD Büyükelçiliğine bombayla saldıran örgüt de vardı. Bu protestoyu sömürmeye, istismar etmeye başladılar. Kendi davaları için bir ortam gördüler. Dolayısıyla işin doğası değişmeye başladı. Sonra daha büyük şeyler oldu. Bizim için sürpriz olan buydu. Onun analizini yapmamız ve stratejilerini belirlememiz lazım."

Babacan, televizyon ve gazetelerde görülen kalabalığın çok heterojen bir grup olduğunu ifade ederek, "Çok farklı niyetleri, özlemleri, görüşleri, beklentileri olan insanlardı. Dolayısıyla bunları birbirinden ayırmak zorundayız. Grup grup ayırmak ve olaylara öyle bakmamız lazım. Eğer analizimiz sağlıklı ve stratejilerimiz uygun olacaksa bunu yapmamız lazım" diye konuştu. 

"Hiçbir geri adım atılmayacaktır"

Finansal sektörde de farklı farklı müşterilerin bulunduğunu ve bunların birbirinden ayrılarak politikalar uygulandığını anımsatan Babacan, şunları kaydetti:

"Şiddete dayanan illegal örgütler için güçlü durmalıyız ve güçlü davranacağız. Hiçbir şekilde bazı gruplar şiddete başvurdu diye birşey yapmıyor olmayacağız. Arabaları, dükkanları yakıyorlar, otobüsleri deviriyorlar, molotof kokteyli atıyorlar, polise atmak için demir bilyeler kullanıyorlar. Bu konuda hiçbir hoşgörü olamaz. Şiddet varsa hükümet gayet kararlı duracaktır. Hiçbir geri adım atmayacaktır. Çünkü burada geri adım atarsak, o zaman bu bir method haline gelir. Hükümete bir şeyler dikte etmenin methodu haline gelir. Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz." 

Babacan, çevre kaygıları olan insanlara da kulak verdiklerini vurgulayarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sabahlara kadar iki ayrı gün barışçıl göstericilerle görüşmeler yaptığını hatırlattı.

"Şiddete karşı hiçbir hoşgörü olmayacak"

Ali Babacan, Gezi Parkı ile ilgili olarak davanın devam ettiğini ve mahkeme kararının bekleneceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Amacımız o bölgede zaten olan bir binayi yeniden inşa etmekti. Böylece İstanbul'u eski haline çevirmekti. Ama şimdi şuna karar verdik. Bu binanın yeniden yapılıp yapılmaması için İstanbul'un sakinleri tarafından oylama yapılacak. Olayların yatışmasını bekliyoruz. Şiddete karşı hiçbir hoşgörü olmayacak."

Babacan, hükümet olarak görevlerinin bu bölgede yaşayan veya Türkiye'nin başka bir yerinde yaşayanlar için güvenliklerini sağlamak olduğunu ifade ederek, "Hükümetimiz kurulalı 10 yıl 8 ay geçti. Çok çaba gösterdik. Tuğla üzerine tuğla koyduk. İstikrarın ve güvenin öneminin farkındayız. Halkımızdan aldığımız destekle Türkiye'deki değişikliği gerçekleştiren biziz. Hiçbir şiddeti araç yapan grubun, bunu Türkiye'den çalmasına izin vermeyeceğiz" şeklinde konuştu. 

 



 

Enerjide yerli kaynaklara yöneliyoruz

18 Haziran 2013 11:42 ANKARA

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız,

 "2023'e kadar her yıl ithal edilen doğalgazdan 12 milyar dolarlık kesinti öngörüyoruz. Yerli kaynaklardan imalat yapmayı düşünüyoruz"

 dedi.

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Seyitömer Termik Santrali'nin Çelikler Holding'e devri için Rixos Otel'de düzenlenen törende yaptığı konuşmada, elektrik dağıtım hizmetlerinin özelleştirmesinin tamamlandığını ve üretim şirketleriyle ilgili yapılacak çok iş olduğunu söyledi.

Bu yıl ve 2014'te üretim şirketleriyle ilgili çok ciddi mesafe kat edileceğini dile getiren Yıldız, 10 yıl önce açıkladıkları politikalarda, kamunun yatırımlarını azalttığı ama özel sektörün daha fazla yatırım yaptığı aynı zamanda eğitim, sağlık, adalet gibi diğer sosyal alanlarda genel bütçeden payın arttığı bir yapıyı ortaya koyduklarını anımsattı.

Elektrik üretiminde özel sektörün payı yüzde 32 iken, kamunun payının bu noktaya geldiğine işaret eden Yıldız, bunun yılda yaklaşık 8-10 milyar liralık yatırım anlamına geldiğini vurguladı.

Türkiye'de 2002 yılının kasım ayından bu yana oluşturulan siyasi istikrara sürekli tehditler olduğuna dikkati çeken Yıldız, şöyle konuştu:

"Biz buna hazırlıksız değiliz. Ekonomi enflasyonla, döviz fiyatlarıyla, 2003 yılı başında 1 Mart tezkeresiyle, paradan 6 sıfırın atılmasıyla her yaptığımız işlemin ülke için tehdit oluşturduğu söylendi ama bir bir tüm bu badireleri atlattık. En son geldiğimiz noktada artık ağacın arkasından yapılan politikaların da bir tarafa bırakıldığı, bırakılmak zorunda kalındığı bir noktaya geldik. 

Artık ağaçlar da aradan çekilmiştir. Herkes söyleyeceğini söylemiştir ve Türkiye'nin 11 yılda çeşitli zorluklarla elde ettiği istikrarı 11 günde feda etmeye hiç niyeti yoktur. Bütün bu yaptığımız törenler... Şaka değil 2 milyar 250 bin dolarlık bir paradan söz ediyoruz. Bugün Türkiye'nin 2012'de enerjideki büyüme hızı Avrupa'daki bazı ülkelerin 6-7 yılık büyüme hızlarına denk geliyor. Bu çok önemli bir şey. Her yıl Türkiye kendisinden daha küçük bir ülkeyi yalnızca büyüme rakamları itibariyle Türkiye'ye ekliyor. Türkiye böyle bir büyüme hızına sahip."

Değişirken büyümeyi halkın desteğiyle hayata geçirdiklerini vurgulayan Yıldız, katıldıkları uluslararası toplantılarda bu büyüme rakamlarının nasıl yakalandığı yönündeki sorularla karşı karşıya kaldıklarını anlattı.

Türkiye'nin doğalgaz ithalatını azaltma ve yerli kaynakları kullanmayla ilgili ciddi bir hareket içinde olduğunu ifade eden Yıldız, elde edilen bütün kömür rezervlerini hayata geçirdiklerini, Tufanbeyli'de, Soma'da, Tunçbilek'te, Bingöl Karlıova'da ihaleler yaptıkları ve ihalelere rağbetin çok fazla olduğunu söyledi.

Bakan Yıldız, "Sonuçta 2023 yılına kadar 12 milyar dolar her yıl ithal ettiğimiz doğalgazdan bir kesinti öngörüyoruz. Onun yerine yerli kaynaklardan imalat yapmayı düşünüyoruz" dedi.

Türkiye'nin çok ciddi kömür rezervleri oluştuğuna işaret eden Yıldız, Konya Karapınar, Afyonkarahisar Dinar, Eskişehir Alpu'da bu yöndeki yatırımların devam edeceğini bildirdi.

Yıldız, doğalgazın enejideki kullanımını ve cari açığı azaltmaya dönük yatırımların devam edeceğini söyledi.

Kaya gazı çalışmaları sürüyor

Bakan Yıldız, Türkiye'deki kaya gazı potansiyeli ile ilgili olarak da ''Sonuçlar bilimsel verilerle ortayla çıkmadan herhangi bir rakam telaffuz etmiyoruz. Gerek kuru kaya gazıyla alakalı gerekse diğer enerji kaynaklarıyla ilgili çalışmalarımız devam ediyor'' dedi.