BeKoS tv Every Day A Film We are now less then a minute Türkiye'yiz

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

16 Haziran 2013 Pazar

Kod adı İstanbul isyanı Gezi Parkı olayları başlamadan aylar önce ABD'de tartışıldığı ortaya çıktı. 16 Haziran 2013 Pazar 16:44

Kod adı İstanbul isyanı

Gezi Parkı olayları başlamadan aylar önce ABD'de tartışıldığı ortaya çıktı.

16 Haziran 2013 Pazar 16:44

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın '3 ay önceden bilgimiz vardı' dediği Gezi Parkı eylemlerinin, olaylar başlamadan aylar önce ABD'deki bir düşünce kuruluşunda tartışıldığı ortaya çıktı. 

Yeni Şafak gazetesinde yer alan habere göre 

Yahudi lobisi AIPAC'in desteğiyle faaliyetlerini 

sürdüren Amerikan Girişimcilik Enstitüsü'nde 

 

(American Enterprise Institute, AEI) 

                  hepsüsünün baglı oldugu yer  şeklide görülüyor.
                   beyazyakalıçapulcular Loca kararlarını uyguluyor.

geçtiğimiz Şubat ayında yapılan 

toplantıda 'apolitik Türk gençliğini sokağa 

indirerek canlı tutmak' için 'İstanbul İsyanı' 

senaryosu masaya yatırıldı. AK Parti 

Hükümeti'nin faaliyetleri ve Türkiye'nin son 10 

yılının ele alındığı toplantının katılımcıları ise 

'Ortadoğu' denildiğinde dünya çapında tanıdık 

isimler olan NeoCon'lar: Donald Rumsfeld, 

Paul Wolfowitz, Bernard Lewis, Elliot Abrams, 

Richard Perle, John Bolton, William Kristol ve Douglas Feith.

TAKSİM'İ TAHRİR YAPALIM

2007 yılında dönemin Anayasa Mahkemesi 

Başkanı Tülay Tuğcu'nun öldürülüp Taksim'de büyük bir bombanın patlatılması gibi senaryoların tartışıldığı Hudson Enstitüsü'ne de (Hudson Institute) danışmanlık yapan Amerikan yeni-muhafazakar lobisinin simge isimleri, şubat ayındaki oturumda Ortadoğu bölgesi politikalarını Türkiye ile Mısır ekseninde ele aldı. 

 





 

Amerikan Girişimcilik Entstitüsü'nün ev sahipliğindeki toplantıya Türkiye'den de 6 isim katılırken, oturumda adeta bugünlerde İstanbul'da meydana gelen olayların simülasyonu yapıldı. Masanın etrafındaki isimlerden biri, Taksim Meydanı'nı Tahrir'e çevirerek dünya kamuoyuna 'Türk Baharı' izleniminin verilebileceğini şu ifadelerle anlattı: 

 'Dünyadaki her meydanın bir kimliği var. 

Taksim, 1 Mayıs olayları ile anılıyor. 

Halkın büyük gösteriler yapması Taksim'e bir kimlik kazandırır. 

O zaman Taksim de tıpkı bir Tahrir gibi kimlik kazanır...'

 

SOKAKLAR CANLI TUTULSUN

Amerika'daki İsrail lobisinin ev sahipliğinde yapılan toplantıda 'İstanbul İsyanı'nın nasıl çıkarılabileceği tartışılırken, karanlık masadan yükselen sesler şu cümleler etrafında şekillendi: 'Türk gençliği apolitik bir gençliktir. Hayatta hiçbir protestoya katılmamış olan gençler meydanlara inerse zaman içinde mecburen politikleşir. Sokaklar canlı tutulmalı. Arap ülkelerinde özgürlükler, demokrasi beklentisi ve sivil anayasa gibi konular toplumu sokağa dökerken Türkiye'de tam tersi siyasi gruplar, ulusal sol hareketler ilerici hedefler ortaya koyamayacakları için meydanı bir halk hareketine dönüştürmek çok zor olacaktır. Örgütler arasında birliği sağlamak şart. Bu olmazsa, 'Arap Baharı'nın tersine, Türkiye'deki halk hareketi kendi içerisinde bir çatışmaya dönüşebilir. Özgürlük için meydana çıkan gençlerin örgütlü olmaması, meydanın başkalarına terk edilmesi sonucunu doğurur. Diğer yandan Türkiye'deki bir halk hareketinin hükümeti yıkabileceği düşünülmüyor. Arap ülkelerinin aksine, devlet AKP'nin elinde olsa bile sandık var, halk son sözü sandıkta söyleyebiliyor.'

BOZDAĞ VE ÇELİK'TEN TEPKİ

Toplantıya ilişkin Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik açıklamalarda bulundu. Bozdağ, 

"Bu işin aynı anda bu kadar yaygınlaşmasını, 

spontane bir hadiseye bağlamak insan aklıyla alay etmek olur"

 dedi. Çelik ise, 

"Tablo yerli yerine oturuyor'

 ifadelerini 

kullandı. Çelik, 

"Seçilen yer İstanbul, seçilen 

mekan Taksim. Apolitik olan gençliğin politize 

edilerek sokaklara sürülmesi... 

Bunların hepsi bir senaryonun yazıldığını ve bu 

senaryonun birileri eliyle tatbik edildiğini 

gösteriyor"

 dedi.