BeKoS tv Every Day A Film We are now less then a minute Türkiye'yiz

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

15 Haziran 2013 Cumartesi

Başmakale adı altına gizlenmiş tehditleri kabul edemeyiz 14 Haziran 2013 10:30 Bakan Bağış, The Economist dergisinin "münasebetsizlik" yaptığını belirterek "Başmakale adı altına gizlenmiş tehdit ve ültimatomları kabul edemeyiz"

Avrupa Parlamentosu’nun raporunu tanımıyoruz

15 Haziran 2013 17:49 ANKARA
AB Bakanı Bağış, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile ilgili kararını tanımadıklarını ve yok hükmünde kabul ettiklerini söyledi.

Reform İzleme Grubu'nun 28. toplantısı, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın ev sahipliğinde AB Bakanlığı'nda düzenlendi. Toplantıya Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin katıldı.
Toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında Reform İzleme Grubu adına ortak açıklamayı yapan Bağış, Türkiye'nin, bölgenin ve Avrupa Birliği’nin içinden geçmekte olduğu kritik süreçte, Reform İzleme Grubu toplantısını gerçekleştirmiş olmanın önemine değindi.
"Bilhassa, son günlerde ülkemizin ana gündem maddesini oluşturan olaylar ve bu olayların yansımaları birlikte ele alındığında hükümetimizin demokrasi ve özgürlükler noktasındaki samimiyeti ve kararlılığı bir kez daha görülmüştür" diyen Bağış, bundan önceki 27 Reform İzleme Grubu toplantısında olduğu gibi 28. toplantının da ana gündem maddesini Avrupa Birliği uyum sürecindeki reformların oluşturduğunu söyledi.
Bağış, her ne kadar son dönemde olumlu bazı gelişmeler yaşansa da Türkiye’nin AB müzakere sürecinde halen 16 faslın sadece siyasi nitelikli engellemeler nedeniyle açılamadığını hatırlatarak, "Halihazırda Türkiye-AB ilişkilerindeki en önemli ve öncelikli mesele, Türkiye ve Türkiye'nin reform süreciyle hiçbir ilgisi olmayan siyasi engellerdir" dedi.
Türkiye ile AB arasında ilişkilerin ortak çıkar temelinde devam edeceğini kaydeden Bağış, şunları söyledi:
"Ülkemiz içerisinde yaşanan bazı günlük tartışmalar Avrupa Parlamentosu’na ve Avrupa kamuoylarına abartılı bir fotoğrafla sunularak, gerçek fotoğrafın üzeri örtülmeye çalışılmaktadır. Maalesef Avrupa Parlamentosu’nda kabul edilen son Türkiye Raporu da bu gözlemlerimizdeki haklılığı teyit etmiş, Parlamento kürsüsü Türkiye’yi haksız ve mesnetsiz tezlerle karalama platformuna dönüşmüştür. Türkiye’nin reform sürecinde aldığı mesafenin üzerine perde çekilmesi asla kabul edilemez. Daha önce de belirttiğimiz gibi hükümet ve Reform İzleme Grubu olarak Avrupa Parlamentosu’nun söz konusu raporunu tanımıyor ve yok hükmünde kabul ediyoruz. Hükümet olarak her türlü yapıcı eleştiriye sonuna kadar açığız. Ancak eleştiri sınırlarını aşan, ülkemize hakaret boyutuna ulaşan hiçbir tavrı kabul etmeyiz. Bugün bu toplantıyla da gösterdiğimiz üzere hükümetimizin gerek AB müktesebatına uyum, gerek ileri demokrasi standartları ve özgürlükler konusunda hiçbir çekincesi, hiçbir tereddüdü yoktur."
Bağış, tam tersine şu anda "Türkiye’de tarihinin en reformist, en şeffaf, en özgürlükçü, en kararlı ve en güçlü hükümetinin işbaşında" olduğunu belirterek, yapılan reformların Türkiye’de demokrasinin güçlenmesi, hiçbir ayrımcılığa maruz kalmaksızın vatandaşların hak ve özgürlüklerinin önündeki engelleri kaldırmaya yönelik olduğunun görüleceğini söyledi.
Reform kararlılığını vurgulayan Bağış, Taksim Gezi Parkı olaylarına ilişkin şunları söyledi:
"Taksim Gezi Parkı’yla ilgili başlayan ancak daha sonra marjinal ve illegal grupların istismarıyla başka bir boyut kazanan gösteriler, ülkemizin demokratik atmosferinin güçlenmesinin de bir tezahürü olarak algılanmalıdır. Müdahale sınırlarını zorlayan güvenlik güçlerimiz hakkında açılan soruşturma ve bu soruşturma kapsamındaki bazı neticeler kamuoyumuzun bilgisi dahilindedir. Ancak buna rağmen uluslararası basın ve bazı çevrelerce Türkiye’de olağanüstü bir durum varmış gibi yansıtılan manzara tamamen gerçek dışıdır."


AP’nin aldığı kararın hiçbir yaptırım gücü yok

15 Haziran 2013 08:07 
AB Bakanı Bağış, Avrupa Parlamentosu’nun aldığı kararın hiçbir yaptırım gücü olmadığını belirterek "Bu kararın Türkiye’ye herhangi bir şekilde tebliğ edilmesi gibi bir şey yok" dedi.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Türkiye ile ilgili aldığı son kararı, AA muhabirine değerlendirdi. 
 Egemen Bağış, "AP’nin aldığı kararın hiçbir yaptırım gücü yok. Bu kararın Türkiye’ye herhangi bir şekilde tebliğ edilmesi gibi bir şey yok. Onlar mecliste bir karar alıp oyladılar, onu ilan ettiler" diye konuştu.
Karara ilişkin, "AP üyelerinin saçmalama özgürlüklerini doyasıya kullanmalarının tezahürü olarak değerlendirdik" ifadesini kullanan Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun da AP kararıyla ilgili açıklama yaptığını hatırlattı.
Türkiye’nin açıklamalarından alınması gereken mesajların alındığını vurgulayan Bağış, "Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Bizim devlet olma geleneğimiz bin yılı aşmıştır. Biz birçok konuda AB üyesi ülkelere örnek olabilecek hassasiyeti ortaya koymuş bir ülkeyiz" diye konuştu.
 
 

Başmakale adı altına gizlenmiş tehditleri kabul edemeyiz

14 Haziran 2013 10:30 
 
Bakan Bağış, The Economist dergisinin "münasebetsizlik" yaptığını belirterek "Başmakale adı altına gizlenmiş tehdit ve ültimatomları kabul edemeyiz" dedi.
 
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, The Economist dergisine yönelik yazılı açıklamasında, derginin yine bir münasebetsizlik yaptığını kaydederek, "Fotoshoplu bir fotoğraf, bir sürü abartı ve uzun bir talep listesi. Acaba bu dergi en son ne zaman Türkiye'ye ve demokratik biçimde seçilmiş hükümetine bir şeyler dikte etmeye kalkmıştı ve acaba ne zaman bu kadar çok 'yapmalı/yapmamalı' fiilleriyle dolu bir yazı yazmıştı?" ifadesini kullandı.
Türk hükümetinin sadece kendi vatandaşlarına hesap vereceğini vurgulayan Bağış, şunları belirtti:
"Başmakale adı altına gizlenmiş tehdit ve ültimatomları kabul edemeyiz. 2011 seçimlerinde Türk halkını CHP'ye oy vermeye çağıran bu dergi değil miydi? O seçimin sonuçlarını hatırlatayım: AK Parti yüzde 50, CHP yüzde 25,9. The Economist editörlerinin vizyon ve anlayışında kesin bir sıkıntı var ve galiba bu derginin Türkiye’de okunmak için daha fazla çalışması gerekiyor. Bu dergi, demokratik biçimde seçilmiş Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı da karalamaya çalışmaktadır. Ağustos 2011'de İngiltere'de yaşanan Blackberry Ayaklanması’ndan da The Economist bu kadar keyif aldı mı, merak ediyorum."
The Economist'in kapağına taşıdığı padişah portresine de değinen Bağış, şunları kaydetti: 
"The Economist’in padişah portresini istismar etmesi ise zavallı ve cahilce bir eylemdir, hatta inceden inceye ima edilen ve haddi aşan bir tehdittir. O fotoğrafta yer alan portrenin aslı III. Selim’e aittir. Sultan Selim, yozlaşmış ve asi yeniçeri ordusunu lağveden reformcu bir padişahtır. Yeniçerinin yerini alacak modern bir ordu oluşturmaya çalışırken, yeniçeri ayaklanmış ve saraydaki bazı hain siyasetçilerin de katkısıyla Sultan Selim maalesef katledilmiştir. The Economist dergisi başbakanımıza yönelik bu basit fotoğraf oyunuyla neyi ima etmeye çalışıyor? 

Kazlıçeşme'deki miting için hazırlıklar sürüyor

15 Haziran 2013 18:20 
Kazlıçeşme Meydanı'nda yarın düzenlenecek miting, belirlenen alanlarda kurulacak dev ekranlardan canlı yayınlanacak.
AK parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu,  Kazlıçeşme Meydanı'nda yarın düzenlenecek mitingin yüzbinlerce İstanbullunun katılımıyla gerçekleşeceğini söyledi.
İstanbulluların, alana geldikleri andan itibaren miting havası yaşayacaklarını vurgulayan Babuşcu, mitinge katılanların demokrasi şöleni havasını teneffüs etmiş olarak güvenli ve konforlu şekilde evlerine dönebilmelerini sağlayacak hazırlıklar yaptıklarını anlattı. 
Miting alanının İstanbullular tarafından iyi bilindiğini ifade eden Babuşcu, şunları kaydetti:
"Daha önce bu alanda çokça mitingler yaptık. Bir tecrübenin sahibiyiz. Kazlıçeşme miting alanı, herkes tarafından bilinen bir alan. Bu mitingle yüzde 30 daha da büyümüş bir alan. Çünkü alanın girişindeki belediyeye ait şantiye binaları ve araç parkurları tamamen kaldırıldı. Bu alan hıncahınç dolduğunda benim için maksat hasıl olmuştur. Merak eden oturur sayar. Miting alanı bir milyonun üzerinde kişi almaktadır. Bizim için asıl olan İstanbulluların demokratik reflekslerini ifade edebilecekleri zemini hazırlamaktır. Biz onla meşguluz. Çünkü bu miting, son 18 gündür yaşadıklarımızla bağlantılı düşündüğümüzde, milletin kendi iradesine duyulan saygısızlığı bertaraf etme adına düşüncelerini ifade edebileceği bir miting olacak" diye konuştu.
Babuşcu, tecrübelerinden hareketle mitingi organize ederken önce ulaşımı planladıklarını belirterek, şu bilgileri verdi:
"Anadolu yakasındaki bütün iskelelerden gemiler, motorlar ve vapurlar kalkacak ve Zeyport'a gelecek. İstanbullular oradan da ya yürüyerek ya da otobüslerle alana gelecek. Daha büyük gemiler, Zeyport'a yanaşamadığı için Eminönü ve Yenikapı iskelelerine yanaşacak. Metro, metrobüs, raylı sistem ve otobüsleri çok etkin kullanacağız. Kendi araçlarıyla da alana gelecekler için otoparklar oluşturduk. Toplu taşıma araçlarıyla gelecek olanlar da Topkapı, Cevizlibağ, Merter gibi belli istasyon ve duraklardan ring servislerle alana getirilecek. Bayrampaşa, Fatih ve Zeytinburnu gibi yakın ilçelerimizden insanlar alana, kortej eşliğinde yürüyerek ulaşmayı hedefliyor."
Babuşcu, yarın miting alanının sabah saatlerinden itibaren İstanbullulara açık olacağını sözlerine ekledi.
Kazlıçeşme Meydanı'na 60 metre boyunda, 14 metre eninde ve 13 metre yüksekliğinde sahne kurulması için çalışmalar devam ediyor. 
Sahnenin sol tarafında protokol bölümü, sağ tarafında ise engelliler ve canlı yayın araçları için alan oluşturulacak. 
Led ve ses sistemlerinin kurulması için 32 vincin bulunduğu alanda, 15 jenaratör, 18 lojistik, 2 polis ve 24 sağlık çadırı ve bir sahra hastanesi, 12 ambulans, erkekler ve kadınlar için mescit, 150 mobil tuvalet bulunacak.
Alanda grafiti sanatçılarının çalışması için 60 metrekarelik siyah zeminin hazırlandı. Basın mensupları ise 80 metrekarelik podyumda görev yapacak. 
Sahnenin sağ tarafına Atatürk posteri ile Türk bayrağı, sol tarafına da AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın posteri ile parti bayrağı asıldı. 
Yaklaşık 150 bin parti bayrağının asılacağı miting alanında, ayrıca bariyerlerle ambulans yolu oluşturuldu. 
Miting, Üsküdar, Kadıköy, Söğütlüçeşme, Yenikapı, Cevizlibağ gibi alanlarda kurulacak dev ekranlardan canlı yayınlanacak. 
Miting kapsamında, 2 bin 500 partilinin ve teknik personelin görev yapacağı bildirildi.