Terör örgütünün çekilme süreci devam ediyor
27 Haziran 2013 12:38
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, terör örgütü üyelerinin sınır dışına çıkmasına ilişkin sürecin devam ettiğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, II. Uluslararası Öğrenciler Mezuniyet Töreni öncesinde basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
"PKK'nın geri çekilme oranı için yüzde 15'lik rakam konuşuluyor, sayın
Başbakan'ın dünkü toplantıda bu sözleri ifade ettiği söyleniyor. Doğru
mu, PKK'lıların sadece yüzde 15'i mi sınır dışına çekildi" sorusu
üzerine ise Bozdağ, çözüm sürecinde terör örgütü mensuplarının Türkiye
topraklarını terk etmesinin konuşulan konulardan biri olduğunu
anımsattı. Bunun gerçekleşmesinin şart olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Ama
basın yayın organlarında yer alan haberlere baktığınızda sanki terör
örgütü mensupları Türkiye topraklarını tamamen terk etmiş gibi bir algı
var. Bu algı gerçeği yansıtmıyor, devam ediyor. Yani sürecin devam
ettiğini ifade edebilirim" diye konuştu.
"PKK'lıların Cizre'de
asayiş yapılanması oluşturduğu, kimlik kontrolü yaptığı" şeklinde basına
yansıyan iddiaların da sorulduğu Bozdağ, Türkiye'de güvenlik güçlerinin
kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanması için her kesimde görevinin
başında olduğunu belirtti. Bunu ihlal edenler kim olursa olsun hukukun
gereğinin yapıldığını ifade eden Bozdağ, bu konuyla ilgili gerekli
çalışmaların devam ettiğini, sonuçlandığında kamuoyunun göreceğini
söyledi.
Bozdağ, vatandaşların huzur ve güvenliğini olumsuz
etkileyecek her konuyla ilgili güvenlik güçlerinin gerekeni yaptığına
işaret ederek, "Yol kesmelerine veya insanlarımızdan haraç kesmelerine
göz yumulması diye bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Nerede
güvenlik ve kamu düzenine ilişkin sorun varsa güvenlik birimlerimizin
müdahalesi her zaman vardır ve bundan sonra da olacaktır" dedi.
Bir başka soru üzerine, çözüm sürecinde silahların susması, terör
örgütü mensuplarının Türkiye topraklarını terk etmesi ve bu
süreçte herhangi bir terör eylemi yapılmamasının önemine dikkati çeken
Bozdağ, "Tabii ki terör eylemlerinin sadece silahlı yapıldığını söylemek
mümkün değil silahsız da terör eylemleri yapılabiliyor. O nedenle terör
eylemlerinin olmadığı bir ortam, silahlı, silahsız herhangi bir terör
eylemenin olmadığı ortam arzu edilen bir ortamdır" şeklinde konuştu.
Bir gazetede yer alan "35 kişi hakkında attıkları tweetler nedeniyle
soruşturma başlatılacağı" yönündeki haber hatırlatılarak, "Sizin
elinizde bu yönde bir liste var mı'' diye sorulması üzerine, "Benim
elimde bir liste yok" dedi.
Kanunlarda suç olarak tanımlanan
fiillerin Facebook, Tweeter üzerinde, elektronik ortamda veya başka
usullerle işlenmiş olmasının suç unsurunu değiştirmediğini vurgulayan
Bozdağ, usule göre soruşturma yapılacağını ifade etti. Bozdağ, "Son
dönemde yaşanan hadiseler nedeniyle pek çok yalan haber,
insanlarımızı karşı karşıya getirtmek, Türkiye'de bir kaos ortamı
oluşturmak için maalesef pek çok iftira, pek çok yalan, pek çok yanlış,
elektronik ortamda servis yapılmıştır. Pek çok küfür ve hakaret servis
edilmiştir. Bunların hepsi bizim mevzuatımızda suçtur. Suçlarla ilgili
ne tür soruşturma yapılıyorsa bu konularla alakalı da aynı soruşturmalar
yapılıyor. Hukuk devletinde hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur.
Suça dair herhangi bir durum söz konusu olduğunda işleyen mekanizma
neyse bu konularda da aynı mekanizma işlemektedir" dedi.
Dövizli askerlikle ilgili düzenleme konusunda 6 bin avro rakamının
gündeme geldiğinin anımsatılması ve hazırlıkların tamamlanıp
tamamlanmadığının sorulması üzerine de Bozdağ, bu konudaki çalışmanın
Bakanlar Kurulunda ele alındığını ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
çalışmanın kısa sürede tamamlanmasını istediğini, bazı bakanlara bu
konuda görev verdiğini belirtti. Kanuna göre Bakanlar Kurulunun yüzde 50
artırma ve yüzde 50 azaltma yetkisinin bulunduğunu dolayısıyla bu
çerçevede bir rakamın ortaya çıkacağını vurgulayan Bozdağ, "Rakamı
aşağıya çekme konusunda bir adım atacağız" ifadesini kullandı.
Avrupa'nın bir çok ülkesinde zorunlu askerlik olmadığını, yurt dışında
yaşayan vatandaşların kazanımlarını devam ettirmeleri için hayata
geçirilenin, ekonomik bakımdan da uygulanabilir olması için böyle bir
çalışma yapıldığını ifade eden Bozdağ, "Rakama ilişkin açıklamayı biz
yapmadık. Gazetelerde var. Gazetelerde çıkan rakam veya biraz altı,
biraz üstü, hepsi mümkün olabilir. Bakanlar Kurulu kararıyla
netleşecektir" diye konuştu.
Bozdağ, "Rakam 10 bin avronun
altına düşerse daha önce yapanlar için bir tazminat söz konusu olur mu''
sorusuna da "Kesinlikle düşecektir. Çalışmalar bittikten sonra buna
dair cevabı da orada bulacaksınız" yanıtını verdi.
Başbakan
Yardımcısı Bozdağ, Alevi meselesiyle ilgili Hükümetin yol haritasına
ilişkin soruyu yanıtlarken de Faruk Çelik'in devlet bakanlığı döneminde
Alevi vatandaşlarla ilgili önemli çalışmalar yapıldığını, yedi
çalıştayın sonunda nihai bir rapor yayınladığını ve bu çerçevede adımlar
atıldığını anımsattı. Madımak Oteli'nin bilim ve kültür merkezine
dönüştürülmesi, ortaöğretim kitaplarındaki Alevilikle ilgili bilgilerin
bizzat Alevi önderleri tarafından yazılması, Alevi klasiklerinin
Türkçe'ye çevrilmesi için adımların bu dönemde atıldığını kaydeden
Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konuda bir çalışma
yapılması hususunda Başbakanımızın ayrı bir talimatı oldu. Şu anda
hazırlıklarımız devam ediyor. Bu hazırlıklar neticesinde ortaya çıkacak
sonuçlara göre neler yapılacağına karar verecektir. Şu anda işin
başındayız. Önceki çalışmalar var, yeni çalışmalarla ilgili konular
netleştikçe biz Türkiye kamuoyuyla paylaşacağız. Gazetelerde 'şunlar
olacak, bunlar olacak' şeklinde yazanlar, bizim yaptığımız bir
açıklamadan ziyade belki daha önceki çalışmalarda veya bu konuyla ilgili
kişilerden 'şunlar olabilir, bunlar olabilir' şeklinde
değerlendirmelerden ortaya çıkarak zannedersem yapılan haberlerdir.
Bizim çalışmalarımız bittiği zaman biz zaten Türkiye kamuoyuyla bunları
paylaşacağız. Şu anda henüz 'şunları, şunları yapacağız' şeklinde
alınmış bir kararımız yoktur. Neleri yapacağımıza, nasıl yapacağımıza
ilişkin başlayan bir süreç var."
"Gezi Parkı protestolarında
zarar gören esnafa tazminat ödeneceği bilgisi vardı, bu kapsamda zarar
gören vatandaşlara ya da eylemcilere, gözü çıkanlara herhangi bir
tazminat söz konusu mu" sorusu üzerine Bozdağ, Türkiye'nin bir hukuk
devleti olduğunu, hukuk devletlerinde haksız bir fiil olduğu zaman bu
haksız fiilin tazmini nasılsa bundan sonraki süreçlerde aynı usulün
işleyeceğini belirtti.
Esnafın uğradığı zararla ilgili
çalışmanın devam ettiğini dile getiren Bozdağ, çalışma sonuçlandığında
ilgili bakanların gerekli açıklamayı yapacağını kaydetti. Bozdağ, şöyle
konuştu:
"Esnafa veya kamuya veya başkaca özel kişilerin malına,
mülküne, canına zarar verenlerle alakalı adli tahkikatlar bittiği
zaman, o çerçevede zararı verenlere rücu edilecektir bunlar. Çünkü bütün
görüntülerde hangi eylemi, kimlerin gerçekleştirdiği çok açık, net
ortadadır. Mala, cana zarar verenlerle ilgili soruşturmalar zaten
yürüyor. Bu çerçevede yargılamalar sonucunda kim bir kuruş zarar
verdiyse o bir kuruş ondan tahsil edilecektir."
Bozdağ, "Peki
polis müdahalesinde zarar görenler" sorusunu da "Şu anda herkesle ilgili
soruşturma devam ediyor. Polisin yaptığı şey, görevini yapmaktır.
Polis, kamu düzenini, güvenliğini sağlamakla görevlidir, kamu düzeni,
güvenliğini sağlarken hukukun sınırları içerisinde kalan
davranışlar hukuka uygunluk nedenidir, herhangi bir şey gerekmez. Hukuk
dışına çıkan, yetkiyi aşan bir şey varsa zaten onunla ilgili işlemler
yapılıyor. Polis, onun dışında görevini yapmıştır. Hukukun dışına
çıkmadan görevini yapanlara ayrıca bir mesuliyet yüklenmez."