Korku duvarlarını bu ülkenin genç evlatları yıktı
TBMM AA 02 Temmuz 2013 16:18
CHP
Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ı eleştirerek, "Korku
duvarlarını bu ülkenin genç yiğit evlatları yıktılar, 'Biz senden
korkmuyoruz' dediler" diye konuştu.
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı
konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın medya, yasama organı ve
yargıyı elinin altına aldıktan sonra bu sefer doğrudan doğruya kişilerin
özel yaşamlarına müdahale etmeye başladığını iddia etti.
Kılıçdaroğlu, "(Kaç çocuk doğuracaksınız, doğumu nasıl yapacaksınız ben
bilirim. Kim tutuklanacak ben bilirim) diyor. O kadar egosu güçlü hale
geldi ki kendini tutamadı, 'Ben her türlü milliyetçiliği ayaklarımın
altına alırım' dedi. Şimdi milliyetçi kesilmiş. Sevsinler senin
milliyetçiliğini. Korku duvarlarını bu ülkenin genç yiğit
evlatları yıktılar, herkesin korktuğu bir ortamda... 'Biz senden
korkmuyoruz. Kiminle gelirsen gel. İster TOMA'nla, ister suyunla, ister
biber gazınla, ister plastik, ister gerçek merminle gel. Ben bedenimi
siper ediyorum, senden korkmuyorum' dediler" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bana kimse dokunamaz, diz çöktüremez. Ben dünya lideriyim diyordu.
Bizim üç beş çapulcu çıktı karizmasını çizdi, diz çöktürdü. Panik içinde
korkuyor. Gençler, 'Benim düşünceme, hayatıma dokunma. Yaparsan
karizmanı çizerim' diyor. Yaptı ve karizmasını çizdiler, tükürdüğünü
yalattılar. Şimdi konuşuyor. Samimi söylüyorum isterse 30 televizyon
kanalı canlı versin, gazeteler manşetten versin, artık senin bu ülkede,
dünyada kıymetin kalmadı."
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısının ardından gazetecilerin Lice'deki olaylara ilişkin sorusunu yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Suçluyu hemen buldular zaten. Yargıya gerek yok, savcıya gerek yok,
hakime gerek yok. Suçlu bulunmuştur, cezasını çekecektir. Orada bir
insan öldü, o insan bizim insanımız değil mi? Nasıl öldü? Böyle bir
anlayış olabilir mi? Hem barış isteyeceksiniz insanlar öldürülecek,
bunun bir faili olacak herhalde. Siz onu görmezlikten gelirseniz
cinayeti meşrulaştırmış olursunuz. Ortada bir cinayet var."
