Yabancı basının Taksim tavrı tepki topladı
12 Haziran 2013 17:54 Ankara
Bazı yabancı medya kuruluşlarının, Taksim Gezi Parkı'ndaki olayları "iç savaş" havasında yansıtması tepki çekti.
Taksim
Gezi Parkı'ndaki olayları, aralarında CNN International ve BBC gibi
ünlü televizyon kanalları ile Reuters gibi haber ajanslarının da
bulunduğu yabancı medya kuruluşlarının "Türkiye'de iç savaş var" gibi
yansıtması, tepki topluyor.
CNN International’ın dışında ABD
içine yayın yapan CNN kanalının dün öğleden sonra 7 saat kesintisiz
Türkiye yayını yapması Amerikalıları dahi şaşırtan bir durum oldu.
Türkiye'de aralarında Bakanların da olduğu pek çok kimse tepkilerini her
fırsatta dile getirirken, sosyal medya üzerinden örgütlenen yüzbinlerce
kişi de uluslararası medya kuruluşlarına karşı kampanya başlattı.
Taksim Gezi Parkı
protestolarını takip etmek için İstanbul’a adeta “çıkarma” yapan
uluslararası basın mensupları, canlı yayınlardaki manipülatif
haberleriyle tepki topluyor. Dünyanın önde gelen kanallarından CNN'in
saatlerce canlı yayın yapması, Associated Press (AP) ve Reuters’ın
meydandan uzun süre canlı yayın noktası kiralaması dikkat çekiyor.
Protestoları yakından takip eden basın kuruluşları, dün Atatürk Kültür
Merkezi ve Atatürk Anıtı’ndaki pankart ve dövizleri temizlemek
istemesiyle başlayan olayları son dakika haberleri olarak duyurdu.
Taksim
Meydanı’ndan heyecanla haber yapan kanalların başında Amerikan CNN
televizyonu geliyor. Aralıksız yaptığı canlı yayınlar, CNN
izleyicilerine 1991’deki büyük Körfez Savaşı başlamadan önce yapılan
yayınları hatırlattı. Kanal, İstanbul’daki gelişmeleri, uluslararası
olayları takip eden baş muhabirlerinin de aralarında bulunduğu kalabalık
bir ekiple izliyor. CNN’nin İstanbul’dan Taksim
Meydanı’ndan yaptığı saatler süren aralıksız canlı yayına rağmen
Suriye’deki insani krizi yansıtan canlı yayınlar yapmaması kuşkuyla
karşılanıyor. CNN International’ın dışında, ABD içine yayın yapan CNN'in
de dün öğleden sonra 14.00’ten 20.45’e kadar yaklaşık 7 saat kesintisiz
Türkiye yayını yapması ise Amerikalıların dahi anlam veremediği bir
olay olarak kayıtlara geçti.
CNN’de ünlü habercisi Christiane Amanpour’un programında, ikinci haftasını dolduran Gezi Parkı olaylarında en gergin gecenin yaşandığı ileri sürüldü. 81 ilin bulunduğu Türkiye’de sadece Taksim
Meydanı’ndaki yaşananlardan yola çıkarak tüm ülkenin çatışma ortamında
olduğu izleniminin verildiği programda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın
baş danışmanı İbrahim Kalın telefonla canlı yayına alındı. Ancak
Kalın’ın “DHKP-C Amerikan Büyükelçiliği’ne bomba attığında terörist, Taksim
Meydanı’na çıkınca demokratik protestocu mu oluyor?” sorusu karşısında
şaşıran Amanpour, Kalın’ı “program bitti” anlamına gelen “The show is
over” sözleriyle yayından aldı.
Bu arada, ABD’nin önde gelen
gazetelerinden Wall Street Journal, New York Times ve Washington Post ve
Los Angeles Times gelişmeleri internet sayfalarından anı anına aktardı.
Gazeteler polisin yine aşırı şiddet uyguladığı görüşünü savunurken, New
York Times sadece bir uzmanın görüşünden yola çıkarak, analistlerin
ülkenin geleceğinden endişe duyduklarını konu alan bir haber yayımladı.
Haberde, analistin, “Başbakan Erdoğan’ın bir çözüm bulmak yerine
seçmenler arasındaki bölünmeye neden oldu” iddiasına yer verildi.
Marjinal grupların şiddete başvurmasına ilişkin ayrıntılara yer
verilmeyen haberde, 2 haftadır devam eden gösterilerde 3 kişinin öldüğü
aktarılırken, 5 bin kişinin yaralandığını öne sürdü.
Los
Angeles Times’tan Carol Williams geçtiğimiz günlerde yayımlanan
yazısında Başbakan Erdoğan’ı diktatörlere benzetirken, USAToday’den
Byron Acohido ise ülkede internet kullanımının engellendiği yalanına yer
vermişti. Acohido, “Cumartesi günü TechCrunch hem Facebook'a hem de
Twitter'a İstanbul'dan ve Türkiye'nin başka bölgelerinden erişimin
engellendiğini bildirdi” ifadelerini kullanmıştı.
Dünyanın dört bir yanına canlı yayın
Amerikan Fox News ve İngiliz kuruluşu BBC’nin yanı sıra Skynews de Taksim
Meydanı’ndan uzun süre canlı yayın yaptı. Dünyanın en etkin haber
ajanslarından Associated Press ve Reuters’ın gelişmeleri aktarabilmek
için Taksim
Meydanı’nda canlı yayın noktası kiraladığı biliniyor. Ajansların 20
günlük kiralama ücretini ödediği gelen bilgiler arasında. Yabancı
basının olağanüstü ilgisi nedeniyle şu an Taksim
Hill Oteli’nin meydana bakan kısmındaki odalarının geceliği 350
avrodan, Ottoman Palace 159 avro, The Marmara Oteli ise 300 avrodan
satılıyor. Ottoman Palace ve The Marmara Oteli’nde gazetecilerin çekim
yapmalarına izin verilmezken, Taksim
Hill Oteli’nin üst katındaki bazı odaların camlarında kamera ve
fotoğraf makineleri bulunduğu görülüyor. Meydanda yabancı ülkelere ait 2
canlı yayın aracı bulunuyor. Bunlardan biri İspanya’dan bir televizyon
kanalına, diğeri Avrupa Yayın Birliği’ne ait. Taksim’de 12 gündür
bekleyen Avrupa Yayın Birliği’ne ait araçtan birliğe bağlı ülkelerin
televizyonları istifade edebiliyor. Ücreti karşılığında, üye olmayan
ülke televizyonları da canlı yayın hizmeti alabiliyor. Bu arada, bazı
yabancı basın organlarının da uydu modem cihazı üzerinden canlı yayın
bağlantısı da yaptıkları öğrenildi.
Göstericilerin verdiği zarardan bahsedilmiyor
Katar merkezli El Cezire televizyonu da Gezi Parkı
olaylarına önem gösteren bir haber kanalı. Kalabalık ekibiyle
gelişmeleri aktaran Kanal, Mısır devriminde Tahrir Meydanı’nda uzun süre
görev yapan ekibini İstanbul’da görevlendirdi.
Öte yandan Rus basını da Taksim
olaylarına yoğun ilgi gösterdi. Özellikle İngilizce yayın yapan Rus
haber kanalı Russia Today (RT), Türkiye'den uzun süreli canlı yayın
gerçekleştiren kanallardan. Son günlerindeki haberlerinde "Türk baharı",
"Türk savaşı", " Taksim
yangın yeri" ve "İstanbul savaş alanı" gibi üst başlıklar kullanan RT,
Türkiye'den gelen fotoğraf ve videoları sürekli yeniledi. RT'nin
internet sitesinde olaylar başladığından beriGezi Parkı
haberleri en üst sıradan verilirken, canlı yayın yapan sayfasının hemen
üstünde protestolarla ilgili ayrı bir bölümde gelişmeler anı anına
duyuruluyor. Olayları Twitter hesabında son dakika olarak veren RT’nin,
mesajlarının sonuna "#occupy gezi" (geziyiişgalet) gibi etiketler
koyması dikkat çekti. Rusya devlet televizyon kanalı "Vesti" ise saat
başı bültenlerinde Türkiye'ye geniş yer ayırdı. Kanalın Taksim
protestolarını gösteren haber videosunun internete verilen bölümünde,
"Kalabalıklar Tahrir'de olduğu gibi Taksim'i almak istiyor" başlığı
kullanılırken, marjinal grupların kamu malına ve çevreye verdiği
zararlardan bahsedilmedi.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen
Bağış, önceki gün yaptığı açıklamada uluslararası medyanın gösterilerde
takındığı tavra dikkat çekmişti. Batı medyasının hata yaptığını
vurgulayan Bağış, medya organlarının “Taksim’den Tahrir çıkacağını”
sandıklarını söyleşmişti.
Bu arada, sosyal medyada yoğun bir
dezenformasyon kampanyası yürüten marjinal gruplar bilgi kirliliğine
neden oluyor. Twitter’da, “Asker polisle çatışacağını açıkladı”, “Polis
biber gazını bıraktı, kimyasal gaz kullanıyor”, “Polis gerçek mermi
kullanıyor” gibi ifadeler sık sık paylaşılıyor.
Vatandaşlar tepkilerini sosyal medya aracılığıyla gösterdi : #GoHomeLiarCNNbbcANDreuters
Türkiye'deki olayların abartılarak yansıtılmasına, sosyal medya
üzerinden örgütlenen yüzbinlerce kişi de tepki gösteriyor. Uluslararası
medya kuruluşlarına tepki gösteren ve aralarında Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınç ile Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın da bulunduğu çok
sayıda kimse, Twitter üzerinden kampanya yürütüyor.
"
#YouCANTstopTurkishSuccess " hastag mesajı TT Türkiye listesine
girerken, " #GoHomeLiarCNNbbcANDreuters " mesajlı kampanya ve
Londra'daki protestolara dünyanın dikkatini çekmeye yönelik "
#occupylondon " kısa sürede geniş destek buldu.