Düzenlemeyle sahte hesap açılmasının önüne geçilecek
20 Haziran 2013 11:08
ANKARA
Başbakan
Yardımcısı Bozdağ, sosyal paylaşım siteleriyle ilgili düzenlemeye
ilişkin
"Sahte hesaplarla kişilerin hesap açmasının
önüne geçilecek"
dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Kosova Kamu Yönetimi Bakanı Mahir
Yağcılar ile Yurt Dışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığındaki
görüşmesinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Sosyal
medya konusunda yapılacak çalışmalarla ilgili sorular üzerine Bozdağ,
sosyal medyanın, pek çok yalanın, iftiranın devreye sokulduğu,
insanların birbiri aleyhine fikir ve duygularla yüklendiği bir alan,
adeta bir silah haline dönüştüğünü söyledi.
Bekir Bozdağ, şöyle devam etti:
"İftira ister Twitter'dan, ister Facebook'dan, ister haber sitelerinden
ister televizyondan, meydandan nereden yapılırsa yapılsın bizim
hukukumuza göre suçtur. Hakaret nereden yapılırsa yapılsın bizim
hukukumuza göre suçtur. Suçu ve suçluyu övme hangi vasıtayla yapılırsa
yapılsın bizim hukukumuza göre suçtur. İnsanları nefret temelli
birbirinin karşısına dikmek, toplumu din, dil, sınıf ayrımı yaparak
birbirinin karşısına dikmek, birbirine karşı suç işleyecek hale getirmek
bizim şu anki mevzuatımızda da suçtur. Bunlarla ilgili zaten emniyet
güçleri soruşturmaları yürütüyorlar, bunlarla alakalı işlemlerin hepsi
yapılacaktır. O sitelerden yalan haberleri, iftiraları yayanlarla ilgili
gereken adli tahkikat yapılıyor, bundan sonra da yapılmaya devam
edecektir. Vuran, kıran, yakan, yıkanlarla ilgili de yine gereken
soruşturmalar devam ediyor, devam edecektir."
"Yüzbinlerce sahte hesap"
Sosyal medyada yapılacak düzenleme ile yapılmak istenenin Twitter,
Facebook veya diğer sanal medyanın yasaklanması olmadığını vurgulayan
Bozdağ, "Yasaklama diye bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Ama bu
alanın kurallara bağlanması, bu alanda suç işleme özgürlüğünün
olmadığının herkes tarafından bilinmesi ve bu alandaki suç ve
cezalarla ilgili mevzuatımızda yer alan hükümlerden yetersizlikler varsa
bunun cezaların caydırıcılığı ilkesi çerçevesinde yeniden gözden
geçirmekten ibaret olacaktır" diye konuştu.
Bu alanda çok fazla sahte hesap bulunduğunu, sahte hesap açılmasının da önüne geçileceğini bildiren Bozdağ, şunları kaydetti:
"Birisi bir hesap açıyorsa o hesabı açanın o kişi olduğunu herkes
bilecek. Son olaylara baktığımızda yüzbinlerce sahte hesap kişiler adına
açılıyor, haberleri yok. O hesaplardan twitler atılıyor. İnsanların
aleyhine kışkırtmalar yapılıyor. Bütün bunların önüne geçmek için, bu
alanın doğru kullanılmasını temin için bir takım düzenleme çalışmaları
vardır. Bunlar zamanı gelince kamuoyuyla paylaşılacaktır. Hem Türkiye'de
hem uluslararası alanda bu konuda alınmış tedbirler nedir bunların
incelemesi yapılarak gereken yapılacaktır."
Duran adam eylemleri
Gezi Parkı
odaklı olaylar kapsamında başlatılan duran adam eylemlerinin
hatırlatılması üzerine Bozdağ, bu sürecin baştan beri planlı olduğunu
düşündüklerini, aynı anda farklı noktalarda eylemlerin başlamasının,
sosyal medya, bazı sanatçılar ve sermaye çevrelerinin devreye girmesine
bakıldığında organize bir yapının göründüğünü söyledi. Bozdağ, şunları
söyledi:
"Bakıyorsunuz Londra'da aynı afiş aynı flama, Ankara'da
aynı afiş aynı flama, İzmir'de aynı İstanbul'da aynı. Bir sürü bu
işlerle alakalı başka destekler hepsini değerlendirdiğinizde bunun
kendiliğinden bir iş olmadığını bunun bir yönetici aklının olduğu,
planlı, organize bir iş olduğu çok açıktır. Günlerce süren böylesi bir
organizasyonun medya boyutunu, finans boyutunu ve birlikte hareket etme
iradesini gücünü kendiliğinden olan bir şey olarak değerlendirmek
fevkalade yanlış olur."
Bozdağ, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla bu olaylar spontan olaylar değil. Ben duran adam eyleminin
de öyle kendiliğinden başlamış bir eylem olduğu kanısında değilim. Duran
adam da bu planın bir başka boyutta devamını öngören aklın bir başka
ürünüdür. Tabi durmak isteyenler durabilir ama biz yürümeye devam
edeceğiz. Bizim sloganımız 'Durmak yok yola devam'dır. Biz Türkiye
kervanını daha sağlıklı bir şekilde yürütmek Türkiye'nin hedeflerini
daha güçlü bir şekilde gerçekleştirmek için yürüyeceğiz, hatta
koşacağız. Koşmamız yetmiyorsa tempomuzu daha da fazla artıracağız. Onun
için durmak isteyenler kendileri bilir. Ama biz yürümeye devam
edeceğiz, her şeye rağmen yürüyeceğiz. Bunun herkes bilsin Türkiye'nin
önünü kesmek isteyen, istikrarını bozmak isteyen, sermayenin, medyanın
ve bazı çevrelerin imtiyazlı konumlarına yeniden dönmesini isteyen
eşitlikten rahatsız olan herkese rağmen Türkiye istikrarlı bir şekilde
durmadan yoluna yürümeye devam edecektir."
Angela Merkel'in sözleri
Merkel'in iç politikaya oynayan bir siyasetçi olduğunu ve Gezi Parkı olaylarıyla ilgili de konuştuğunu hatırlatan Bozdağ, şunları söyledi:
"Türkiye'deki görüntülerin kendisini korkuttuğunu ifade etti. Ben
buradan bir kez daha söylüyorum. Almanya'da işlenen Neonazi
cinayetlerinde hayatını kaybeden 8 Türk vatandaşı 2 tanede diğer insan
olduğu zaman, aileleri anaları babaları, kardeşleri eşleri, katil olarak
suçlayıp aradan 10 sene geçtikten sonra katillerin Neonaziler olduğunun
ortaya çıkması da işin doğrusu beni korkutuyor. Yani bu kadar
gerçekleri görmeyen veya bu kadar gerçeklerin üzerini örten bir
demokratik yapı, bir hukuk devleti yapısı da bizi rahatsız ediyor. Bir
yandan bakıyorsunuz 10 kişiyi öldüren kişinin yargılanmasında kelepçe
yok, adeta manken gibi gösteri yapması temin edilirken öte yandan
yargılananlar Türk olduğu zaman Berlin mahkemesinde cam kafes içerisinde
mahkemeye çıkarılıyorlar. Bu gördüğüm manzarada işin doğrusu insan
hakları adına, hukuk devleti adına, demokrasi adına o da beni
korkutuyor. Almanya'daki insan haklarının, demokrasinin, hukuk
devletinin standardı nedir, onu bir düşünmeleri lazım."