Gezi Parkı’nı analiz ediyoruz
15 Haziran 2013 00:02 WASHINGTON
Başbakan Yardımcısı Atalay,
"Gezi Parkı’nı çok iyi analiz ediyoruz.
Buradan tabi
alacağımız dersler var, tedbirler var"
dedi.
Başbakan
Yardımcısı Beşir Atalay, Middle
Institute adlı düşünce kuruluşu
tarafından
düzenlenen Türkiye konulu toplantının ana
konuşmasını yaptı.
Konuşmasında
Gezi Parkı odaklı gelişmelere değinen Atalay,
“Biz bugün burada bu
soruları niçin konuşuyoruz?
Yani niçin farklı kesimler
Türkiye’de
gelişmelerin alacağı boyutları
derinlemesine bilmek istiyor, bunun
üzerinde
de biraz durmak lazım.
Ne oldu da Türkiye’deki bazı iç ve dış
gelişmeler başlı
başına meraklı soru işaretlerinin bir parçası
olarak
ortaya çıktı?
Niçin Türkiye’de siyasi
iradenin aldığı, alacağı kararlara
ilişkin
analizler, beklentiler, öneriler öne çıkıyor?
Türkiye’de
yaşanan herhangi bir
olayda niçin sadece iç siyasi dengeler değil, aynı
zamanda hem bölgesel hem de küresel
dengelerin etkilenme ihtimalleri ve
biçimleri
konuşuluyor?
Bunlar tabi önemli sorular ve
aslında
konuşacağımız konuları ele alma
biçimini de içeriğini de etkileyen,
hatta
belirleyen sorular”
diye konuştu.
Türkiye ve ABD ilişkileri
veya gündemde olan
tüm bu konuların farklı şekillerde geçmişten bu
yana
sürekli olarak konuşulan, tartışılan,
değişik mecralarda ele alınan
şeyler olduğunu
ifade eden Atalay,
“Fakat bugün konuşurken,
farklı bir
bağlamda, farklı bir çerçevede
konuşuyoruz.
Farklı dinamiklerle, farklı
beklentilerle, farklı öngörülerle konuşuyoruz.
Daha da önemlisi
Türkiye’nin herhangi bir
konuda aldığı veya alacağı tavır, hem civar
ülkeleri hem de küresel dengeleri doğrudan bir
şekilde bugün
etkileyebiliyor.
Bu farkı değişik şekillerde anlatmak da
mümkün.
Bu fark
bizim yeni Türkiye dediğimiz farktır.
Eskiden
Türkiye’yi konuşma
biçimleri ile bugün
konuşma biçimleri arasında farkın temeli de
burada
yatıyor.
Bu fark Türkiye’de son 10 yılda
yaşanan, bizim sessiz devrim
diye de
nitelediğimiz değişimde yatıyor”
ifadelerini kullandı.
Gezi Parkını çok iyi analiz ediyoruz
Bugünlerde
özellikle de Gezi Parkı olayları
vesilesiyle üzerinde soru işaretleri
oluşturulmak
istenen bir Türkiye’den bahsedildiğine işaret
eden Atalay,
“Gezi Parkı tartışmasıyla başlayan
olaylar ve bu olayların özellikle
uluslararası
basında yer alma biçimi tabi bizi bu yüzden de çok rahatsız
etti”
ifadesini kullanarak, sözlerine şöyle devam etti:
“Çünkü
yaşanan bir hadise adeta 10 yıllık
birikimi katletmeye, tasfiye etmeye,
10 yıldır
özene bezene, tırnağımızla kazıya kazıya her
türlü riski göze
alarak ama her defasında
milletin desteğini alarak inşa ettiğimiz gerçek
Türkiye’ye yönelik adeta sistematik bir
yıpratmaya da dönüştü.
Biz
Türkiye olarak,
hükümet olarak Gezi Parkı olayları
başladığında, tabi
yanlışlar var, polisin yaptığı
yanlışlar var, bazı yanlış tutumlar var.
Onlara karşı tabi tepkimizi dile getirdik en ileri
düzeyde ve buradaki
gerekli soruşturmaları da yapıyoruz.
Yürüyor şu anda, hükümet onları
yürütüyor, yerel yönetimler yürütüyorlar.
Ama özellikle de tabi eski
Türkiye ve yeni
Türkiye’nin farkını açıklarken bugün
konuşacağımız
konuları daha serinkanlı ve titiz
bir analizle inceleyebiliriz diye de
düşünüyorum.
Yani biz Gezi Parkı’nı çok iyi analiz ediyoruz, önce onu
ifade edeyim.
Bu son günlerde, son iki haftada meydana gelen olayları,
buradaki katılım profilini, gerekçelerini, sebeplerini çok iyi analiz
ediyoruz.
Buradan tabi alacağımız dersler var, tedbirler var.
Yani o
konuda çok dikkatliyiz.”
Bu sadece masum Gezi Parkı olayı değil
Atalay,
Gezi Parkı'yla ilgili çok iyi araştırmalar da yaptırdıklarını
belirterek,
“Burada masum, çevre hassasiyeti içindeki protestoları,
parkı sahiplenmeyi biz de çok değerli görüyoruz.
Çevre hassasiyeti
önemli.
İlk iki günde İstanbul’da güvenlik birimlerinin bu insanlara
karşı tutumunu da asla onaylamıyoruz, onlarla ilgili soruşturma sürüyor”
dedi.
Ancak bunun sadece
“masum Gezi Parkı olayı” olmadığını
ifade eden Atalay,
"Her ülkede iktidarların muhalefetleri olur.
Biz de
11 yılımızdayız, tek başına hükümetiz.
Gayri memnun olan birileri
olacaktır.
İşte bu zeminler, o manada da
değerlendiriliyor.
Birazcık
Türkiye’de güçlü bir muhalefetin
olmayışı da doğrusu bir faktör, bizde
güçlü bir
muhalefet yok şu anda.
Yani ana muhalefet partisi de işte bu
sokak
olaylarından medet umuyor.
Yani güçlü bir muhalefet yapmıyor.
O da
doğrusu vatandaşlar açısından böyle dönemlerde bir faktör olarak ortaya
çıkıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Atalay, Gezi Parkı’yla
ilgili dün gece bir açıklamanın yapıldığını, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’ın temsilcilerle iki gündür görüşmeler yaptığını hatırlattı.
Son
görüşmede de Gezi Parkı’yla ilgili yargı kararıyla ilgili sürecin
beklenmesinin kararlaştırıldığına dikkati çeken Atalay,
“Eğer yargı
kararı, belediyenin lehinde
sonuçlanırsa, o devam ediyor belli bir
safhası,
zaten mesele plebisiteye, oylamaya sunulacak.
Eğer yargı kararı
parkla ilgili şu andaki
toplumsal gençlerin talebine dönük
sonuçlanırsa, ki şu anda o yönde yargı kararı,
çünkü yürütmeyi durduran
bir karar, o zaman burası park olarak kalacak.
Yani o yargı kararının
sonucu bekleniyor.
Orada yeni birşey yapılmayacak.
Zaten park olarak
kalacaktı, ama içinde tarihi bir mekan yapılacaktı.
Orada bir alışveriş
merkezi falan sözkonusu değil, yanlış bilgilendirmeler oldu.
Yani şu
anda biz Başbakanımızın iki gündür temsilcilerle, heyetle görüşmesi,
sonunda alınan karar, varılan sonuç bunun tabi artık bittiği yönünde
diye değerlendiriyoruz”
diye konuştu.