Başbakan Erdoğan gündemi değerlendirdi
Başbakan Erdoağn Siirt günleri gala kapanış gecesinde konuştu
01 Eylül 2013 Pazar
Başbakan Erdoğan Siirt Günleri Kapanış Programı'nda gündemi değerlendirdi.
İşte satır başları...
-11 yıl içinde Siirt'te eğitime çok büyük destek verdik. Okullarımıza
gönderdiğimiz biligisayar 5 bin rakamına ulaştı. Yıllardır hayali olan
üniversiteyi biz kurduk. Sağlıkta 106 milyon lira yatırım yaptık. Adalet
Sarayı'nı tamamladık ve açtık.
-Yatırımlardan dolayı da Sayın Nihat Özemir'e teşekkür ediyorum.
-Siirt çok farklı bir heyecanı yaşıyor. Silahların sustuğu, ölümlerin
durduğu bir süreç yaşanıyor. Mart ayından bu yana Siirt'i üzecek gönül
kırıklığı yaşanmadı. Aylardır tüccar, esnaf rahat bir nefes alıyor. Bu
bölgelere turist gidiyor.
-Bu arada çok büyük kamu yatırımları yükselmeye devam ediyor. 11 yıldır
bir yandan ihmal edilmiş yatırımları bölgeye ulaşmasının mücadelesini
verirken, bir yandan da bölgenin huzura kavuşmasının mücadelesini
verdik.
-Eskiden burası mezbahaneydi. Belediye başkanlığımda burayı bir kültür,
kongre merkezine dönüştürelim dedik. Bize gülenler oldu. Aynı şekilde
Haliç. Kokudan geçilmezdi. 'Burayı nasıl temizleyeceğiz' dediğimizde
'Toprak dolduracaksınız, doldurmadan olmaz' dediler. Olur mu öyle
birşey? Biz çalışmalarımızı yaptık. Ülkemizdeki hocalar doğru bilgi
vermediler. Yurtdışı ile görüştük. Buradan 2,5 milyar metreküp çamur
çıktı.
-Çözüm süreciyle birlikte bütün bu yatırımlar beraber yürüyor. Doğu'da
sıkıntılar olmasa orada yatırımlar patlardı. Niye gelmiyor girişimci?
Terör korkusundan dolayı. Ama çözüm süreci onun da önünü açacak. Kim
sabote ederse vebali altında kalır. 2023 hedeflerimiz doğrultusunda bu
kanı durdurmak için çalışmaya devam edeceğiz. Biz asla vazgeçmeyeceğiz.
-Siirt Türk, Arap Kürdü ile niçin bir ve beraber yürümesin? Birileri
geliyor diye diğerleri niye kaçsın? Ellerin kucaklaştığı bir sürecin
başlaması lazım. İnşallah her meselemizi çözüme kavuşturacağız.
ZULME RIZA ZULÜMDER
-Yaklaşık 2,5 yıldır Suriye'de kanlı süreç uyanıyor. 100 binin üzerinde
insan hayatını kaybetti. Dikkatleri Suriye'deki trajediye çekmek için
yoğun mücadele verdik. Bazıları kimyasal silah kullanılması sebebiyle
müdahale diyor. Eyvallah. Ancak 100 bin kişinin ölümünü kenara koyup
kimyasal silahla uğraşıyoruz. Zulme rıza zulümdür.
BM'NİN TAVRI ESAD'A GÜÇ VERDİ
-BM'nin tavrı rejime güç vermiş, teşvik etmiştir. Bütün dünya gözünü
drama kalbini kapatırken BM'de seyretmekle yetinmiştir. BM'nin adım
atmamış olması insanlık tarihine kara leke olarak kazınmıştır. 5 daimi
üyenin dudakları arasına mahkum etmek siyaset değil zulümdür, anti
demokratiktir.
-BM güvenlik konseyi karar alamıyorsa nedeni iki üye. Niye buna mahkum olalım?
-Aynı şeyi Mısır'da görüyoruz. Buna sessiz kalamayız. Türkiye olarak
kanı durduracak her formüle destek veriyoruz. İstiyoruz ki keskin
nişancıların şehit ettiği Esma'lar ölmesin. Vücutlarında mermi izi
olmayan soluk bedenler olmasın.
-Bu noktada uluslararası toplumun tepki vermekte geciktiğini her
fırsatta belirtik. Çarşamba günü G-20 Zirvesi'nde olacağım ve 20 ülke
huzurunda bu konuyu gündeme getireceğim.
-Suriye'de geçici tedbirlerin yeterli olmayacağını belirtmek istiyorum.
Esed rejimi süratle işbaşından çekilmeli ve yaşabileceği ülkeye
gitmelidir.