Suriye'de "kimyasal gaz" kullanıldığı iddia edildi
ŞAM AA 07 Temmuz 2013 17:35
Suriye'de rejim güçlerinin başkent Şam'ın Babila bölgesinde "kimyasal gaz" kullandığı iddia edildi.
Suriye'nin başkenti Şam'ın güneyinde yer alan Babila beldesinde, rejim
güçlerinin muhaliflere karşı "kimyasal gaz" kullandığı ileri sürüldü.
Muhalif yapılanmalardan sorumlu Suriye Genel Devrim Konseyi (SRGC), rejim güçlerinin kentin Babila beldesinde muhaliflerin bulunduğu bir bölgeye kimyasal gaz içeren bomba atması sonucu, çok sayıda kişinin boğulma tehlikesi geçirdiğini iddia etti.
Gazlardan etkilenenlerin bölgedeki sahra hastanelerinde tedavi
edildiğini kaydeden SRGC, yaralılar için acil tıbbi malzemeye ihtiyaç
duyulduğunu duyurdu.
Sahra hastanesi doktorlarından Ahmet Ebu
Halil, AA muhabirine, gazlardan etkilenenlerde şuur kaybı, görme
bozukluğu, göz bebeğinde küçülme, nefes darlığı ve kusma gibi vakaların
görüldüğünü söyledi.
Bölgeye atılan kimyasal gazlardan dolayı
boğulma tehlikesi geçirenler için acil tıbbi mazlemeye
ihtiyaç duyduklarını söyleyen Ebu Halil, Esed güçlerinin denetimini
kaybettiği yerler ve kontrolünü sağlayamadığı yerleri kimyasal gazlarla
vurduğunu ifade etti.
Suriye rejim güçleri, daha önce başkent Şam'ın Adra, Haresta, Cobar, Doğu Guta bölgesinde kimyasal gaz içeren bombalar atmıştı.
Tony Blair darbeyi savundu
ANKARA 07 Temmuz 2013 17:06 AA
Ortadoğu
Dörtlüsü Temsilcisi Tony Blair, Mısır Devlet Başkanı Muhammed Mursi'yi
görevden alan ordunun başka şansı olmadığını, aksi halde ülkenin kaosa
sürükleneceğini söyledi.
Eski
İngiltere Başbakanı Blair, Observer gazetesine yaptığı açıklamada,
Mısır'da ordunun yönetime el koyma ya da ülkenin kaosa sürüklenmesi
arasında seçim yapmak zorunda kaldığını belirtti.
Kendisini "demokrasi yanlısı" olarak niteleyen Blair, demokrasinin etkin bir hükümet için garanti olamayacağına işaret etti.
Mısır'da
sokaklara dökülen milyonlarca kişi tarafından düzenlenen
protestoları "gücün göstergesi" ve "özgür demokratik ruh" olarak
nitelendiren Blair, protestoların gerçek boyutu dikkate alındığında
ordunun Mursi'yi görevden almaktan başka şansı olmadığını kaydetti.
Ordunun
yönetime el koymasına tepki gösteren ABD Başkanı Barack Obama ve
İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague'den farklı bir tutum sergileyen
Blair, Mısır'dakine benzer, sosyal medya aracılığıyla örgütlenen halk
ayaklanmalarının görmezden gelinemeyeceğinin altını çizdi.
Blair şöyle konuştu:
"Bu,
hükümetin seçimle işbaşına geldiği demokrasi geleneğinin dışında
işleyen türden özgür demokratik bir ruh. Çok büyük oranda sosyal medya
tarafından beslenen bu ruh, aslında devrimsel bir fenomen. Bu ruh, kriz
çıkarmakta da çok hızlı davranıyor. Her zaman tutarlı ya da rasyonel
olmak zorunda değil. Protesto, bir siyaset ya da bir hükümet programı
değildir. Eğer hükümetlerin bu tür protestolara gerekli karşılığı vermek
için net görüşleri yoksa o zaman başları belada demektir."
Ortadoğu
Dörtlüsü (ABD, Rusya, AB ve BM) Temsilcisi Blair, Batı dünyasının
Mısır'daki fiili güç ile ilişki kurması ve özellikle ekonomide gerekli
değişiklikleri yapması için yeni hükümete yardımcı olması gerektiğine
dikkat çekti.
Batı dünyasının
Suriye, İran ve Filistin de dahil olmak üzere bölge ile ilişkilerini
sağlam tutması gerektiğine işaret eden Blair, "Bu mücadele, bizi de
ilgilendiriyor. Bölgede milyonlarca modern ve açık fikirli insan var. Bu
insanlar, bizim onların yanında olduğumuzu, bunun için gerekli faturayı
ödemeye hazır olduğumuzu bilmeli" ifadesini kullandı.